Примери за използване на Suçluyu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu iki suçluyu istiyorsanız, Sadece bu dilekçeyi imzalayın.
Polise suçluyu verene dek bize huzur yok.
Suçluyu buldum.
Suçluyu şimdi yakalamazsak,
Suçluyu gözaltına aldın ve sanırım buradaki de cinayet silahı.
Ve işte Karan Saxena tehlikeli suçluyu yakalamak için kendi hayatını riske attı.
Sokaktaki her suçluyu tanıyor musun?
Sanırım senin suçluyu buldum.
Ama önce suçluyu bulmanız gerek.
Ne kadar yıl geçerse geçsin suçluyu bulacağız.
İnsan suçluyu terk et.
Amca, suçluyu nasıl bu kadar çabuk buldun?
Ayrıca da çok büyük ihtimalle gerçek suçluyu duymuş olman gerek.
İki beyaz yakalı zararsız suçluyu aynı hücreye koydular.
Eğer suçluyu bulamazsa herkesi bir zanlıya çevirebilir.
Siz muhafızlar bu çocuğu öldüren suçluyu koruyorsunuz.
Ona inanıyoruz. Gerçek suçluyu bulmamızda bize yardım etmesi gerek.
Evet. Yanlış yaptınız ama şükürler olsun ki sonunda gerçek suçluyu bulmuş olacaksınız.
Talbot, nefs-i müdafaadan iki suçluyu öldürüyor.
Suçluyu bulmak sizin sorumluluğunuzda Başkan.