Примери за използване на Tarafa на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir adamın kurbanı devirdiğini çantasını çalıp şu tarafa kaçtığını görmüş.
Genelde iki tarafa da silah tedarik eder.
İlk buluşmada karşı tarafa nasıl davranmak gerekir?
Ben şu tarafa gidiyorum.
İki tarafa da biraz baskı yapalım dedik.
Hadi, şu tarafa.
Sonra da derin tarafa atla.
Her iki tarafa da bak.
Cindy, bu tarafa çevirsene.
Barbieye yardım ediyor. Bütün parasını kaybeden tarafa yatırıyor.
Çünkü her iki tarafa da zarar verebilmektedir.
Ve bu tarafa gitmiş.
Eğer silah namlusundan aşağıya bakabilirsem istediğim her tarafa işeyebilirim.
İki tarafa da saygı göstermek etmek isterim.
Siz ikiniz, şu tarafa!
Şişleri alan birini görürseniz bu tarafa gönderir misiniz?
Bilateral iki tarafa iki yana.
İkisi, bu tarafa geliyor.
Eğer evde olmazsam… hepsini ön tarafa bırak.
İki tarafa da ihanet ettiler ve eski arkadaşlarını öldürdüler.