Примери за използване на Vahşet на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Alış veriş merkezinde vahşet!
İçerisinde bolca aksiyon ve vahşet var.
Bir sürü vahşet.
Etüt merkezinde vahşet!
Umarım vahşet filmi olmaz.
Vahşet yeterli değil miydi?
Delilik, vahşet, hırsızlık ve çok daha kötü hikâyeler var.
Görünüşe göre vahşet filmini kesinlikle beğenmişler.
Tüm bu vahşet, ne için?
Üstünlük, vahşet ve güç, akılarını başlarından alacak.
Vahşet çağında, gaddar bir dünyada yaşadı.
Kahrolsun vahşet!
Vahşet olmadan, kendi kendimizi avlamadan ve başkasının bizi avlamasına izin vermeden.
Vahşet bu.
Sakın bana o vahşet dolu oyunları oynayacağını söyleme.
Gallitepteki vahşet söylentilerini kimin çıkardığını sanıyorsun?
Size öğrettiğim gibi vahşet hiçbir zaman bir dövüşü kazanma yolu olamaz.
Yeni bir tür vahşet filmi üstünde çalışıyoruz.
Vahşet Vadisi'' derler.
Vahşet sadece zarar vermenin bir yolu.