Примери за използване на Yaşamın на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Yaşamın mı? Yoksa sevgilimin beni görmezden gelmesini önlememin mi?
Yaşamın ironileri.
Şehirdeki yaşamın nasıl?
Yaşamın bize neler getirdiği her zaman kontrolümüzde olmayabilir.
Yaşamın bana öğrettiği en önemli şey de'' sabır'' sanırım.
Yaşamın özü suyu,
Biyologlar, yaşamın, Evrenin ve her şeyin nihai sorusuna cevap aradılar.
Fl= Yaşamın gerçekten ortaya çıkardığı gezegenlerin sayısı.
Avrupada yaşamın en pahalı olduğu 11 şehir.
Burası yaşamın evi ölümün değil. Ya da o ölülerin alanı değil.
Birçok Karayip adası yaşamın fışkırdığı tropikal yağmur ormanlarıyla kaplıdır.
Ve yaşamın aynı benzersiz kombinasyonu olduğunu… senin bu kaydedicinde bulduk.
Kimse orgazmik yaşamın kolay olduğunu söylemedi hanımlar.
O yaşamın enerjisine açık olmalı ve başkalarının fikirlerini dinlemelidir.
Yaşamın ötesindeki diyarlarda her şey mümkündür.
Ölümden sonraki yaşamın anahtarı hâlâ benim için bir hedef.
Üstümüzdeki gökler… yaşamın vazgeçilmez öğesi olan su.
Yaşamın ve ölümün gücüne sahiptik.
Babam ben yeryüzünde yaşamın tek en büyük tehdit olduğumu söylüyor.
Oksijeni oluşturan yaşamdır, karşılığında oksijen yaşamın gelişebilme olanağını en üst noktalara çıkarmıştır.