Примери за използване на Yeteneğe на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Yapabilmek için gereken yeteneğe sahip olamama korkusu.
Üçüncüsü ve belki de en önemlisi; yeteneğe ihtiyacımız var.
Ama bu yeteneğe sahip tek canlı semenderler değil.
Bunun için yeteneğe ihtiyacınız yok.
Rumple senin elindeki yeteneğe rağmen herkes babanı bir düzenbaz olarak tanıyor.
Neyse ki, sen iki konuda da yeteneğe sahipsin.
Bunu görmek için doğa üstü yeteneğe gerek yok.
Hangi yeteneğe sahip olmak isterdin?
Bu yeteneğe sahip olduğumu düşünüyorum.
Çocuğunuz hangi yeteneğe sahip.
Başarıyı ne sıklıkla yeteneğe bağlıyoruz?
Ya biri bu yeteneğe sahipse?
Yeteneğe sahip olduğunu biliyorsun.
Aslında, bu yeteneğe sahip olan sadece o olmayabilir.
Thurstone, zekanın belli sayıda birincil yeteneğe bölünebileceğini düşündü.
Çok çalışırım ve belki iyi de olabilirim ama asıl doğuştan yeteneğe sahip değilim.
Çok az insan bu yeteneğe sahiptir.
Ama öğrenen beynimiz, başka bir sıradışı yeteneğe daha sahiptir.
Ben zamana, paraya ve yeteneğe yatırım yapıyorum.
Golf farklı değil ki… Yeteneğe, disipline ihtiyacın var.