NIHAYET - Almanca'ya çeviri

endlich
sonunda
nihayet
artık
son
nihayetinde
schließlich
sonunda
son olarak
nihayet
nihayetinde
sonra
en
sonuçta
neticede
dann
sonra
o zaman
daha sonra
ardından
da
peki
böylece
olur
derken
ise
jetzt
şimdi
artık
hemen
şu
şu anda
şu an
simdi
şuan
endgültig
son
tamamen
sonunda
kesin
nihayet
nihai
kalıcı olarak
temelli
letztendlich
sonunda
nihayetinde
son olarak
nihayet
sonuçta
neticede
nihai olarak
en
nun
şimdi
artık
şey
peki
eh
şu
eee
pekala
i̇şte
şu anda
hat
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
haben
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
schliesslich
sonunda
son olarak
nihayet
nihayetinde
sonra
en
sonuçta
neticede

Nihayet Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ve nihayet makinemizin vaftiz zamanı geldi çattı.
Und nun ist der Zeitpunkt gekommen, den Automaten zu taufen.
Kardeşim, nihayet ülkeyi terk ediyorum. BÜYÜK KAÇIŞ.
DIE GROSSE FLUCHT Bruder, ich verlasse jetzt das Land.
Ve nihayet, Bay Thorpe, Geri geliyorlar.
Sie kommen zurück. Und schließlich Mr. Thorpe selbst.
Nihayet bu komploya bir son verebiliriz.
Endlich können wir dieser Verschwörung ein Ende bereiten.
Ta ki, nihayet imkansız gerçekleşene dek.
Bis dann das Unmögliche eintrat.
Nihayet kaptan köprüsüne kadar çıktı.
Der Kapitän hat die Brücke endgültig verlassen.
Nihayet tanrılara verdiğim sözümü yerine getirebilir
Nun werde ich mein Versprechen gegenüber den Göttern einlösen,
Bu da nihayet Zarkonun bizi nasıl takip ettiğini biliyoruz demek oluyor.
Aber wir wissen jetzt auch, wie Zarkon uns aufspürt.
Nihayet nereye gittiğini sorduğumda inkâr etti ve.
Hat sie es abgestritten. Als ich sie gefragt habe,.
Ve nihayet burada, Sakhalinde.
Und letztendlich ist er hier in Sachalin.
Sunum sabahı nihayet gelip çatmıştı.
Schließlich war der Morgen der Präsentation gekommen.
Ölecek! Nihayet bir konuda anlaştık.
Sie wird sterben! Endlich sind wir uns einig.
Ted, binan nihayet tüm dünyanın huzuruna çıkacak.
Dein Gebäude wird dann der ganzen Welt vorgestellt, Ted.
Nihayet Fransız oldu.
Endgültig französisch wurde.
Nihayet!- Neler var?
Endlich. -Was habt Ihr?
Hakikati arayışım nihayet sona erdi.
Meine Suche nach der Wahrheit ist nun beendet.
Nihayet kızını vurmayı başardın,
Jetzt habt ihr die Tochter,
Bu savaşın nihayet bitmesi için hazırım.
Ich bin bereit, diesen Krieg endlich zu beenden.
Böylece nihayet seni geri alabildim.
Schließlich konnte ich dich zurückholen.
Ve nihayet kutuyu açtı.
Und dann hat er die Schachtel aufgemacht.
Sonuçlar: 6483, Zaman: 0.0438

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca