A THREAD in Turkish translation

• bir iplik
• bir ip

Examples of using A thread in English and their translations into Turkish

When he puts a thread in the needle, I can hear conches resonating in my ears.
Makinenin iğnesine iplik taktığında, deniz kabuğunun sesini duyabiliyorum.

I need a thread, too!
Bana da iplik lazım!

I have known for a friggin' long time there was a thread.
Aramızda bağ olduğunu uzun süredir biliyordum.

He's but a thread within it, for we all share the same breath.
Ancak onlar da bu kumaşın içinde bizlerle aynı havayı soluyan bir iplik parçası.

And hooked a berry to a thread.
Ve bir dut bağladım ucuna.

Oh, you're chewing a thread.
Oh, İpliği çiğniyorsun.

And a thread, moreover, mostly consisting of past disappointments.
Geçmişte yaşadığımız hayal kırıklıklarından oluşan bir pamuk ipliğine.

A thread that always leads me back to you. Yeah, like a… A thread?
Evet, beni hep sana döndüren bir bağ gibi?

This world is dangling by a thread, Colonel and unlike you, the rest of us will never have the luxury of leaving for some place better when things get tough.
Bu dünya bir iplik tarafından sallanıyor, yarbay ve sizden farklı olarak, işler zorlaştığında daha iyi bir yer için ayrılmak gibi bir lüksümüz yok.

know that each and every one of us is a thread in the evolved fabric of life.
her birimizin yaşamın evrilen kumaşında bir iplik olduğunu biliyoruz.

So what I want to do is say to a future bug,"Spin me a thread.
Yani yapmak istediğim, gelecekteki bir böceğe şunu söylemek:'' Bana bir iplik ör.

And then she discovered that, a cocoon's fibers could be unwound, and a thread could be obtained from it… one that was strong enough for weaving.
İşte o zaman kozanın liflerinin çözülebileceğini keşfetmiş. Ve bundan, dokumaya elverişli, dayanıklı bir ipliğin elde edilebileceğini anlamış.

One that was strong enough for weaving. a cocoon's fibers could be unwound and a thread could be obtained from it.
Ve bundan, dokumaya elverişli, dayanıklı… bir ipliğin elde edilebileceğini anlamış.

And during your investigation, did you honestly believe you were following a thread of wrongdoing that led to the White House?
Soruşturman sırasında inanıyor muydun? ucu Saraya varan bir suistimalin peşinde olduğuna?

That led to the White House? you believed you followed a thread of wrongdoing And during your investigation.
Soruşturman sırasında inanıyor muydun? ucu Saraya varan bir suistimalin peşinde olduğuna.

There, it produces a thread of silk from the spinnerets at the end of its abdomen.
Burada, ipekten bir iplik üretir. İp üretme organından, karnının sonundan.

List of Antarctic ice shelves"Press Release- Antarctic ice shelf'hangs by a thread.
Filchner-Ronne Buz Sahanlığı olarak adlandırılır.^'' Press Release- Antarctic ice shelf hangs by a thread.

Allah purifies whom He wills, and injustice is not done to them,[even] as much as a thread inside a date seed.
Hayır; Allah, dilediğini temizleyip yüceltir. Onlar, bir hurma çekirdeğindeki iplikçik kadar bile haksızlığa uğratılmazlar.

as much as a thread inside a date seed.
bir hurma lifi kadar zulme uğratılmazlar.

share their location in a thread, view all attachments,
konumlarını bir iplik içinde paylaşabilir,