AN ANALYSIS in Turkish translation

[æn ə'næləsis]
[æn ə'næləsis]
analizini
analysis
analyze
analyse
analyst
analytics
the quant
analytical
analiz
analysis
analyze
analyse
analyst
analytics
the quant
analytical
analizi
analysis
analyze
analyse
analyst
analytics
the quant
analytical
analizine
analysis
analyze
analyse
analyst
analytics
the quant
analytical
tahlil yapmak

Examples of using An analysis in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I need an analysis as soon as possible.
En kısa zamanda analiz edin.
The likenesses may not be exact, but should be close enough for the computer to do an analysis.
Benzerlik tam olmayabilir ama bilgisayar analizi için yeterli olmalı.
Yes, Master? I need an analysis of this blood sample I'm sending you.
Obian. Evet, Efendi. Gönderdiğim kanın analizini istiyorum.
Anyway, I will take this to NTS and ask for an analysis.
Her neyse, ben bunu NTS götürüp, analiz edilmesini isteyeceğim.
From Medical and Life Science departments within the hour. I want an analysis of all this.
Tıp ve yaşam bilim departmanlarından bir saat içinde analiz istiyorum.
Simon did an analysis of our result.
Simon sonucumuzu analiz etti.
An analysis of the subatomic structure revealed an almost undetectable residual pattern.
Yongaların atom-altı yapı analizleri… neredeyse fark edilemeyecek bir kalıntıyı açığa çıkardı.
I need help with an analysis on the ship the Borg used.
Borgun kullandığı geminin analizinde biraz yardımına ihtiyacım var.
If an analysis is decent,
Eğer analizler yeterli ise,
An analysis in the Sentry shows it to be inactive.
Analizler Sentinelin aktif olmadığını gösteriyor.
An analysis in the Sentry shows it to be inactive.
Analizler Sentrynin aktif olmadığını gösteriyor.
An analysis of the planetary debris revealed none.
Gezegen kalıntılarının analizinde bu maddeye rastlanmadı.
We demand that those responsible be tried and an analysis of our problems ensue.
Sorumlu olanların yargılanmasını ve problemlerimizin analizinin takibini talep ediyoruz.
Perhaps. I have tried doing an analysis on Ensign Parsons' cell culture.
Yapmayı deniyordum, Belki. Teğmen Parsonun hücre kültürü üzerinde, bağışıklık analizleri.
We ran an analysis of all communications.
Bütün iletişimlerin bir analizini işledik.
It's an analysis.
Analiz ettiği şey.
An analysis should prove interesting.
Bir analizi yapılsa ilginç olur.
We're carrying out an analysis of your works.
Çalışmalarının bir analizini çıkarıyoruz.
Tosh, do an analysis of the glove, see you if you can find out.
Tosh eldiveni analiz et, bak bakalım neler bulacaksın.
To do an analysis and redesign would delay the program for months.
Bir analiz yaptırıp sonra da parçayı tekrar tasarlamak, programı aylarca erteler.
Results: 166, Time: 0.0428

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish