Examples of using I'm freaking out in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Üzgünüm, ama şimdi herkes sakinleşti, bir ben çıldırıyorum.Biliyorum yalnızca fazla karmaşık olmadığını sanmıştım ama şimdi çok korkuyorum.I'm freaking out. Hey, everyone.
Hey herkes… Çıldırıyorum.He's very good. Listen man, I'm sorry, I'm freaking out a little bit.
Yeah, and I'm freaking out, dog.
Evet ve çok geriliyorum kanka.Öyle yapıyorum. Aynı anda hem odaklanıyorum hem panikliyorum.Ben gerçekten kayboldum, ve şu anda çok korkuyorum.Kusura bakma, biraz heyecanlandım da. Acayip iyi.Yeah, and I'm freaking out, dawg.
Evet ve çok geriliyorum kanka.Josh, I'm freaking out.
Josh, çıldırmak üzereyim.Dad, you know my driving test is coming up, and I'm freaking out about it.
I'm freaking out. This is WaIters, he made the stuff.
Bu Walters, malı o yapıyor. Çok korkuyorum.Ben sadece, çıldırmak üzereyim.And I'm freaking out about it. Dad, you know my driving test is coming up.
Baba, ehliyet sınavım yaklaşıyor ve bu konuda gerginim.I'm freaking out, this is so disgusting.
Kafayı yiyeceğim, bu iğrenç.Üzgünüm, çıldırmak üzereyim.I'm freaking out. I can't.
Kafayı yiyeceğim. Gelemem ben.Right here. Josh, I'm freaking out.
Burada. Josh, çıldırmak üzereyim.I'm freaking out with these Chinese wannabe investors.
Kafayı yiyeceğim. Şu Çinli yatırımcı özentilerine bak.
