Examples of using Libya in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
you mentioned Libya at the end.
After the summit, Turkish leaders accused France of trying to strong-arm the Libya operations.
Iraq and Libya.
Irak ve Libyadan da kaçıyor.Rory, you mentioned Libya at the end.
Rory, konuşmanın sonunda Libyadan bahsettin.Georgiev was acquitted, but was not allowed to leave Libya.
Georgiev beraat etmesine karşın Libyadan ayrılmasına izin verilmedi.First, the international community's intervention in Libya sets a precedent.
İlk olarak, uluslararası toplumun Libyadaki müdahalesi emsal teşkil ediyor.Libya on the other side of the Mediterranean sea is the target.
Hedef, Akdenizin diğer tarafındaki Libyadır.Italy lost Italian Libya and Italian East Africa.
İtalya, Kuzey Afrikadaki İtalyan Doğu Afrikası( Etiyopya, Eritre ve İtalyan Somalilandı kapsayan), İtalyan Libyasını kaybetti.Joe Cirincione: He contacted Iran, North Korea, Libya.
Joe Cirincione: Iran, Kuzey Kore ve… Libyayla temas kurdu.Mostly likely Libya.
Büyük olasılıkla Libyadan.All right, so you and Rich, you can handle Libya.
Pekala, sen ve Rich, Libyayı halledebilirsiniz.If I'm getting a country in Africa, I'm getting Libya!
Afrika ülkelerinden biri olacaksam,… öyleyse Libyayım!Tripoli? Wait, isn't that in Libya?
EU adopts Libya sanctions.
AB, Libyaya yönelik yaptırımları onayladı.Libya? Just do it, please.
Libyadan mı? Lütfen dediğimi yap.Honduras? Libya? How's Serbia these days?
Bu aralar Sırbistan nasıl? Libya mı, Honduras Honduras? Libya? How's Serbia these days?
Libya mı, Honduras EU, NATO mull further Libya actions.
AB ve NATO, Libyaya karşı ek tedbirlerde diretiyor.These cases are in Algeria, Tunisia, and Libya.
Cezayir, Tunus ve Libyada olmuş.The C. l. A. and British intelligence essentially caught the Khan network red-handed selling a full-scale nuclear weapon to Libya.
I.A. ve İngiliz istihbaratı, Khan şebekesini, Libyaya tam kapasite bir nükleer silah satarken suç üstü yakaladı.
