PITIFUL in Turkish translation

• zavallı
• acınası
• acınacak
• acıklı
• acınacak halde
• acınacak durumdasınız
• acınacak haldeki
• acıklıydı
• acınacak hâldesiniz

Examples of using Pitiful in English and their translations into Turkish

Pitiful. Always looking for the escape.
Hep kaçmak istiyorsun. Çok acıklı.

Pitiful, you are born weak.
Zavallısın. Sen doğuştan zayıfsın.

Pitiful, Mr. Taylor.
Acınacak haldesiniz Bay Taylor.

Don't you know that Liu San-lien is really pitiful?
Liu San-lien acınacak hâlde… biliyorsun, değil mi?

You pitiful.
Acınacak durumdasın sen.

And my dresser drawers are pitiful.
Çekmecelerim ise acınacak hâldeymiş.

FYI, that's pitiful.
Bilgin olsun, bu çok zavallıca.

Idiot, grad students are the pitiful ones nowadays.
Aptal, lisansüstü öğrencileri günümüzde acınacak hâlde.

Having said that, this is so pitiful.
Söylüyorum ama çok zavallıca.

I hate you. You're pitiful.
Senden nefret ediyorum. Sen bir zavallısın.

Pitiful!- Shitty whore!
Lanet fahişe… Acınacak haldesin!

His victims, women and children, pitiful.
Onun kurbanları, kadınlar ve çocuklar, zavallılar.

they're so pitiful.
güzeller… ama çok zavallılar.

Pitiful. All right, let's do it.
Acınası. Pekala, hadi yapalım.

My pitiful moustache?
Benim acınacak bıyığım yüzünden mi?

No, you look pretty pitiful enough already.
Hayır, zaten yeterince acınası görünüyorsun.

Because he knew I would see how pitiful you all are.
Çünkü hepinizin ne kadar acınası olduğunuzu göreceğimi biliyordu.

How pitiful is that?
NasıI bir zavallıIıktır bu yahu?

These gazelles are such pitiful creatures!
Şu ceylanlar ne zavallı yaratıklar!

Pitiful… it's probably about money again.
Yazık… Muhtemelen yine para ile ilgili.