PREVENTABLE in Turkish translation

[pri'ventəbl]
[pri'ventəbl]
önlenebilir
front
preliminary
forward
anterior
engellenebilir
stop
obstacle
prevent
barrier
way
interfere
obstruction
hurdle
keep
block
önlenebilen
front
preliminary
forward
anterior

Examples of using Preventable in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
triple the number of preventable medical errors, including those that resulted in injury or death.
üç haneli sayılarda önlenebilir tıbbi hataların nedeni olduğu görülmüştür.
Africa leads the world in deaths from often preventable causes: malnutrition, simple infections and birth complications.
Nüfus kendi alanıyla orantılı değil, ancak Afrika çoğu önlenebilir nedenlerden ölümlerde dünyada ilk siralarda: yetersiz beslenme, basit enfeksiyonlar ve doğum komplikasyonları.
Africa leads the world in deaths from often preventable causes: malnutrition, simple infections and birth complications.
Nüfus kendi alanıyla orantılı değil, ancak Afrika çoğu önlenebilir nedenlerden ölümlerde dünyada ilk siralarda: yetersiz beslenme, basit enfeksiyonlar ve doğum komplikasyonları.
other major diseases the way we view polio today, which is as a preventable disease.
diyabet ve diğer önemli hastalıkları önlenebilir olarak görebileceklerine gerçekten inanıyorum.
In a world where 34.000 children die every single day from poverty and preventable diseases, and, where 50% of the world's population lives on less than 2 dollars a day.
sahip olduğu bir dünyada, her geçen gün 34.000 çocuğun yoksulluk ve önlenebilir hastalıklardan… öldüğü bir dünyada… ve nüfusun% 50sinin günde 2 dolardan az para ile yaşadığı bir dünyada.
Anemia is a major-- and completely preventable-- cause of deaths in childbirth in many places around the world,
Anemi, dünyanın birçok yerinde doğum sırasındaki ölümlerin önemli-- ve tamamen önlenebilen-- bir nedeni fakat standart test invasif ve yavaştır.
All easily preventable.
Hepsi kolaylıkla önlenebilir.
Against preventable diseases.
Önlenebilir hastalıklara karşı.
Repeat, preventable killing.
Tekrarlıyorum, önlenebilir cinayet.
Preventable killing, over.
Önlenebilir cinayet, tamam.
UN: Climate change crisis still preventable.
BM: İklim değişimi krizi hâlâ önlenebilir.
It's very serious but easily preventable.
Çok ciddidir fakat kolayca önlenebilir.
In the war against preventable diseases.
Bunun önlenebilir hastalıklara karşı savaşta… bir darbe indireceğini umuyoruz.
Totally preventable accident with the right tech.
Doğru teknoloji ile tamamen önlenebilir bir kazaydı.
This is preventable disease. Waste of life.
Bu önlenebilir bir hastalık. Hayatlar ziyan oluyor.
In theory, food poisoning is 100% preventable.
Teorik olarak, gıda zehirlenmeleri% 100 oranında önlenebilir.
Historically, about half of all burns were deemed preventable.
Geçmişten beri tüm yanıkların yaklaşık yarısı önlenebilir olarak değerlendirilmiştir.
deaths are preventable.
sakatlanma ve iflaslar oluşmuştur.
Five million people die a year from preventable water disease.
Her yıl, önlenebilir su hastalıklarından 5 milyon kişi ölüyor.
All preventable as you know with the knowledge and resources.
Bildiğiniz gibi hepsi bilgi ve olanaklarla önlenebilir.
Results: 126, Time: 0.0689

Top dictionary queries

English - Turkish