RAW in Turkish translation

• çiğ
• ham
• raw
• saf
• toy
• pişmemiş
• pişmiş yemek ve burada da gübre için çiğ
• yoğrulabilir
• raw programında
• hamsın

Examples of using Raw in English and their translations into Turkish

Whittier might have what it takes, but she's awfully raw.
Whittier liderliğe uygun olabilir ama çok toy.

Give me some of your meat, mine's raw. Cheers!
Şerefe! Biraz senin etinden versene, benimki pişmemiş.

Whittier might have but she's awfully raw.
Whittier liderliğe uygun olabilir ama çok toy.

It's more of the-- not the black sheep… but just a raw version.
Bu siyah koyun değil… biraz daha pişmemiş versiyonu.

Raw and isi?
RAW ve ISI birlikte mi?

They are currently signed to WWE, performing on the Raw brand.
Şu anda WWE için çalışmakta ve RAW brandında güreşmektedir.

Complete raw image format support from import to export for supported cameras.
İçe aktarma işleminden dışa aktarıma kadar( desteklenen kameralar için) RAW görüntü formatı desteği.

It's fast, honest, pure, raw.
Hızlıdır, dürüsttür, saftır ve çiğdir.

Probably raw.
Herhalde çiğdir.

I want it to be very real, raw and honest.
Çok gerçek, doğal ve samimi olmasını istiyorum.

Her raw skills weren't a match for Teresa to begin with.
O deneyimsiz yetenekleriyle Teresa ile karşılaşmaya, baş etmeye yetmez.

A red tongue for raw meat and the hot lapping of blood.
Taze et için kırmızı bir dilim ve hızlı bir kan akışım var.

Boy, you're raw, aren't you?
Delikanlı, sen toysun, değil mi?

Do we have to eat it raw?
Çiğ mi yemek zorundayız?

Completely raw?
Tamamen çiğ mi?

Raw wool, dyed grey.
Kaba yün, gri boyanmış.

Your wounds are too raw, Tabitha.
Yaraların çok taze, Tabitha.

You would love it. It's so raw and aggressive.
Çok müstehcen ve agresif sen bayılırsın.

The following week, Jordan defeated Curt Hawkins in his Raw debut match.
Ertesi hafta Jordan, Rawdaki ilk maçında Curt Hawkinsi yendi.

I want it to be raw, HBO-style content.
Doğal olsun istiyorum. İçeriği HBO tarzı olsun.