TO FALL IN LOVE WITH ME in Turkish translation

[tə fɔːl in lʌv wið miː]
[tə fɔːl in lʌv wið miː]
bana aşık olmasını
bana aşık olmak
bana aşık olmayı
bana aşık olması

Examples of using To fall in love with me in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
We only talked briefly, but he says it was enough to fall in love with me.
Çok az konuştuk ama o bunun bana âşık olması için yeterli olduğunu söyler.
You managed to fall in love with me even though you saw, what was it, you saw 10%
Biliyorum, çünkü bana aşık olmayı başarabildin ancak şey kadar görsen
I know. But that's why I'm giving you a chance to fall in love with me.
Biliyorum. O yüzden bana âşık olman için bir şans veriyorum.
I know, because you managed to fall in love with me even though you saw, what was it, you said ten per cent?
Biliyorum, çünkü bana aşık olmayı başarabildin ancak şey kadar görsen de, Ne kadardı, yüzde on mu demiştin?
Save her life, get her to fall in love with me.
hayatını kurtarmak ve bana aşık olmasını sağlamak.
We're only gonna be here for three days, so try not to fall in love with me.
Üç gün boyunca burada olacağız sakın bana aşık olayım deme.
what's-her-face will have no choice but to fall in love with me.
sevimli olana kadar emicem. Öyle bir yüzüm olacak ki, bana aşık olacak.
If I was in a romantic comedy, then… maybe I needed someone to fall in love with me.
Bir romantik komedinin içindeysem… belki bana âşık olacak birine ihtiyacım vardı.
Maybe I needed someone to fall in love with me. If I was in a romantic comedy.
Bir romantik komedinin içindeysem… belki bana âşık olacak birine ihtiyacım vardı.
No matter what you might think, I can't just force men to fall in love with me.
Senin düşündüğünün bir önemi yok, bir adamı bana aşık olması için zorlayamam.
I know I'm not supposed to pray for myself, to fall in love with me, and you know.
ama işte anlaşma: eğer onun bana aşık olmasını sağlayabilirsen, anlarsın ya, Ve biliyorum ki kendim için dua etmemeliyim, bazı kötü kararlar alırsa.
If you can get her to fall in love with me, and you know, I swear I will come to church every Sunday.
eğer onun bana aşık olmasını sağlayabilirsen, anlarsın ya, Ve biliyorum ki kendim için dua etmemeliyim,
if you can get her to fall in love with me, and you know, make some bad decisions,
eğer onun bana aşık olmasını sağlayabilirsen, anlarsın ya, bazı kötü kararlar alırsa,
if you can get her I swear I will come to church every Sunday. to fall in love with me, and you know.
kendim için dua etmemeliyim, ama işte anlaşma: eğer onun bana aşık olmasını sağlayabilirsen, anlarsın ya, bazı kötü kararlar alırsa, yemin ederim her pazar kiliseye geleceğim.
I swear I will come to church every Sunday. to fall in love with me, and you know, And I know I'm not supposed to pray for myself.
ama işte anlaşma: eğer onun bana aşık olmasını sağlayabilirsen, anlarsın ya, bazı kötü kararlar alırsa, yemin ederim her pazar kiliseye geleceğim.
Because that's what you have done the last 206 lifetimes, but you're right. and maybe I have been taking us for granted, Look, 4,000 years is a long time, expecting you to fall in love with me.
Bak, 4 bin yıl çok uzun bir süre, ilişkimize kesin gözüyle bakıyor… bana aşık olmanı bekliyor olabilirim… çünkü 206 defa yaptın bunu ama sen haklısın.
Try not to fall in love with me during this exercise I will be very exposed.
Çalışma boyunca sakın bana abayı yakma, çok korunmasız oluyorum.
taking us for granted, expecting you to fall in love with me because that's what you have done the last 206 lifetimes, but you're right.
ilişkimize kesin gözüyle bakıyor bana aşık olmanı bekliyor olabilirim çünkü 206 defa yaptın bunu ama sen haklısın.
this girl I want to fall in love with me.
o kızın bana aşık olmasını istiyorum.
I want to fall in love with me.
o kızın bana aşık olmasını istiyorum.
Results: 316, Time: 0.0555

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish