TO MAKE A CALL in Turkish translation

[tə meik ə kɔːl]
[tə meik ə kɔːl]
telefon etmem
phone
phone calls
the telephone
to make a call
a phoner
bir telefon açmam
is pick up the phone
bir arama yapmak
yapmam gerekiyor ve gerçekten bir telefon
çağrısı yapmak
bir görüşme yapmam
telefon açmayı
arama yapmam
telefon etmeye
phone
phone calls
the telephone
to make a call
a phoner
telefon etmek
phone
phone calls
the telephone
to make a call
a phoner
arama yapman

Examples of using To make a call in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
If you would like to make a call, please.
Arama yapmak istiyorsanız lütfen.
Something personal, and I need to make a call.
Kişisel bir mesele. Bir telefon açmam gerekiyor.
Go in! I need to make a call.
İçeri geçin! Telefon etmem gerek.
Tried to make a call… in the middle of a climb?
Telefon etmeye çalışmış… Hem de tırmanışın ortasında?
I have got to make a call.
Arama yapmam gerek.
If you would like to make a call.
Arama yapmak istiyorsanız lütfen.
Arjun… tell them I want to make a call.
Arjun onlara telefon etmek istediğimi söyle.
I was in the lobby trying to make a call.
Lobideydim, telefon etmeye çalışıyordum.
Okay, sorry. I need to make a call. I need a-a.
Arama yapmam lazım. Tamam, pardon. Benim bir.
Please hang up and try again. If you would like to make a call.
Arama yapmak istiyorsanız lütfen kapatıp tekrar deneyin.
You need to make a call.
Arama yapman lazım.
Janek went to make a call.
Janek telefon etmeye gitti.
She wanted to make a call.
Telefon etmek istemişti.
I need a-a… I need to make a call. Okay, sorry.
Arama yapmam lazım. Tamam, pardon. Benim bir.
And try again. If you would like to make a call, please hang up.
Arama yapmak istiyorsanız lütfen kapatıp tekrar deneyin.
You need to make a call, use a pay phone.
Arama yapman gerekirse ankesörlü telefon kullan.
I'm trying to make a call here.
Telefon etmeye çalışıyorum.
Okay, sorry. I need a-a… I need to make a call.
Arama yapmam lazım. Tamam, pardon. Benim bir.
Tell them I want to make a call. Arjun.
Arjun… onlara telefon etmek istediğimi söyle.
If you would like to make a call.
Eğer arama yapmak istiyorsanız.
Results: 165, Time: 0.0582

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish