TO THE JUDGE in Turkish translation

• yargıca
• hakime
• jüriye
• hâkime
• hakimle
• hâkimle
• yargıcın karşısına

Examples of using To the judge in English and their translations into Turkish

I talked to the judge to get a visiting permit.
Ziyaret izni için hakimle görüştüm.

Tell that to the judge, all right? Tell it to Kurt Kelly?
Bunu hâkime söylersin, olur mu? Öyle mi?

I'm gonna go talk to the judge. Okay.
Tamam. Ben hakimle konuşurum.

Tell that to the judge.
Bunu hâkime anlatmayı dene.

OK. I'm gonna go talk to the judge.
Tamam. Ben hakimle konuşurum.

Tell that to the judge, okay?
Bunu hâkime anlatırsın, tamam mı?

I'm gonna go talk to the judge. OK.
Tamam. Ben hakimle konuşurum.

I'm going to the judge.
gidip kendin bildireceksin yoksa hâkime ben anlatacağım.

Michael's attorney presented these to the judge.
Michaelın avukatı bunları hâkime sundu.

Not my problem. Tell it to the judge.
Beni ilgilendirmez. Derdini hâkime anlatırsın.

I will pay a visit to the judge and tug a string or two.
Hâkimi ziyaret edip bir iki kelâm ederim.

I will make a case to the judge for a maximum sentence of five years.
Hâkimden maksimum 5 yıl hapis isteyebilirim.

I have not even sit down to the judge.
Hakimin karşısında oturmadım bile.

We will take in a guilty verdict to the judge right now.
Hakime hemen onu şuçlu bulduğumuzu söyleyeceğiz.

Which according to the judge was an option.
Hâkime göre bu da bir seçenek.

We will take in a guilty verdict to the judge right now.
Hakime hemen onu suçlu bulduğumuzu söyleyeceğiz.

You're not allowed to bail her out.- Talk to the Judge.
Hakime anlat. Kefaletini ödeme hakkın yok.

We will take in a guilty verdict to the judge right now.
Hâkime hemen onu suçlu bulduğumuzu söyleyeceğiz.

Man, you cannot say that stuff to the judge, man.
Dostum, hâkime böyle şeyler söyleyemezsin, dostum.

We went to the judge to get another warrant for the storage locker.
Biz de hakime dolap için yeni bir arama emri için gittik.