Examples of using Viability in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Second, if we do not harvest these organs quickly, the viability… which is why we have to go to the courthouse now.
İkincisi, organları hemen almazsak başarı şansı- İşte bu yüzden şimdi mahkemeye gidiyoruz.If talks are resolved in the time allotted to determine the viability of the mine, you're giving up nothing by letting him try.
Eğer pazarlıklar madenin verimliliğinin belirlenmesi için verilen zaman içinde bitirilirse, ona denemesi için bir fırsat vererek bir şey kaybetmiş olmazsınız.The true measure of a candidate's viability in this city is not measured by polls or numbers.
Bu şehirde bir adayın hayatta kalışı anketlere ve oy sayılarına bağlı değildir.But then I'm going to slowly turn down the heat, so to speak, and then there's this viability threshold where now it would be possible for a replicator to actually live.
Ama sonra tabiri caizsse ısıyı yavaş yavaş kapatmak için gidiyorum ve sonra repligatörün yaşaması için şimdi mümkün olabiileceği yerde canlılık eşiği vardırr.chemical production, or just viability.
kimyasal bir ürün Even when your heart stopped beating, the process continued- the process of life, the viability of the flesh, the transfer of oxygen- it just didn't stop.
Kalbin atmayı durdurduğu zaman bile, işlem devam etti. Yaşamın işleyişi, derinin güvenilirliği, oksijen transferi, durmadı.At a time when Turkish public opinion is questioning the viability of the EU as a partner,
Zaten Türk kamuoyunun ABnin bir ortak olarak yaşayabilirliğini sorguladığı bir dönemden geçiyoruz.numerous third-party websites and apps, the original decision to deprecate it led some developers to criticize Google and question the viability of using Google APIs in their products.
kullanımdan geri kalma kararının orijinal olması, bazı geliştiricilerin Googleı eleştirmesine ve ürünlerinde Google APIların kullanılabilirliğini sorgulamasına neden oldu.once independence is achieved, it is believed that a strong military is required to ensure the security and viability of the new state.
bağımsızlık kazanıldıktan sonra güçlü askeriyenin yeni devletin güvenliği ve bekası için elzem olduğu düşünülen ülkelerde ortaya çıkar.Its viability is low.
Yaşayabilirliği çok düşük.Still exploring viability.
Hâlâ uygulanabilir mi diye bakıyoruz.And-and viability studies.
You hit the viability threshold.
Join your preference group for viability call!
Sayım için gideceğiniz gruplara katılın!Of my solution? Have you processed the viability.
Çözümümün uygulanabilirliğini değerlendirdin mi?Have you processed the viability of my solution?
Çözümümün uygulanabilirliğini değerlendirdin mi?Mr. Viability?
The recent series of field tests have proven its viability and.
En son alan testlerinde güvenilirliği ispatlanmış ve.We have been exploring the viability of an acquisition with Amazon.
Sağlanması hakkında konuşuyorduk. Amazon tarafından şirketin alımının.Of an acquisition with Amazon. We have been exploring the viability.
