Examples of using Allah in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Allah aşkına, lütfen bir şeyler söyler misin? Sherlock! Sherlock?
Allah aşkına, lütfen bir şeyler söyler misin? Sherlock! Sherlock.
Allah bilir, Don baban için arka bahçeye bir bina dikebilir.
Allah aşkına, eski eşim gibi konuşuyorsun.
Allah biliyor, uğraşsak da melek değiliz.
Allah aşkına şu hayatta çalışmaktan başka bir şey yok mu?
Allah aşkına, Eğer ben felç olsaydım, ölürdüm.
Allah aşkına, Eğer ben felç olsaydım, ölürdüm.
Allah aşkına, eski eşim gibi konuşuyorsun.
Allah aşkına biraz olsun sinirlerime acı.
Allah aşkına, şuna baksanıza, dinlesenize.
Yaratılışça siz mi daha çetinsiniz, yoksa gök mü?( Allah) onu yaptı?
Geleceğini yazmış, ama Allah bilir nerdedir şimdi.
yarın çatı ve Allah biliyor ki.
Ben sana ailen hakkında sorular soruyor muyum? Allah aşkına, Charles.
Olmaz.- Bu adamı buraya Allah gönderdi, Eli.
Ya binin Allah aşkına.
Allah şüphesiz zerre kadar haksızlık yapmaz,
Allah Dedi ki:'' İkinizin duası kabul olundu.
arkamı döndüğümde ne olursa ne Allah ne de insan beni sorumlu tutamaz. Manzaranın güzelliğini seyretmek için.