Examples of using Bir çizim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ne çiziyorsun? Küçük bir çizim.
Ben sanki bir çizim gibiyim bir parça kağıt üzerinde, o da silindi.
I'm like a drawing on a piece of paper, and it's erased.Bulacağımızı düşündüm bir çizim ve birkaç mermi.
I thought we would find a drawing and a couple boxes of bullets.Bir çizim, bebekler. Gülen bir yüz.
A smiling face, a drawing, dolls.Gülen bir yüz, bir çizim, bebekler.
A smiling face, a drawing, dolls.GM2 delili olarak işaretlenmiş, bir çizim göstereceğim size.
I'm going to show you a drawing marked"Exhibit GM2.Nicke göstermem için bir çizim verdi bana.
He gave me this drawing to show Nick.Bir çizim için poz verdi.
Tatlım, çok güzel bir çizim, ama tam olarak nedir?
Honey, it's a very nice drawing, but what is it exactly?Hâlâ bir çizim borcun var.
You still owe me a drawing.Bana göstereceğin bir çizim mi var?
You got a drawing to show me?Sana bir çizim göstermek istiyorum.
I want to show you a drawing.Bir çizim gösterdi.
She showed me a drawing.Ama bu dokuz yüz yıllık bir çizim.
That's a 900-year old drawing.Buradaki her bir pencere bir çizim ve sıklıkla seyahat ettiğim bir dünya.
So each window is an image and Burada onun bir resmi var, bir çizim.
There's Geç otur. Elimizde bir çizim var.
We have got the drawing. Have a seat.Bu bir çizim, kader değil.
It's a drawing, not destiny.Eski bir program, bir çizim.
Çok zarif ve doğru bir çizim.
It is a very graceful and correct drawing.
