Examples of using Bir dublör in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ben bir dublör koordinatörüyüm.
I'm a stunt coordinator.Tuğla için bir dublör yapalım.
O bir dublör.
She's a decoy.Bir dublör tam buraya çarpıyor.
Smoonenberg ve bir dublör aynı rolde oynadılar.
In one sequence, both Smoonenberg and a stuntman play the same role in one shot.Durun… Bir dublör veya sanatçı mı?
Hold on… He is a stuntman or O bir dublör. Teşekkürler Frank.
Thank you, Frank.- It's a stunt.O bir dublör. Teşekkürler Frank.
It's a stunt. Thank you, Frank.Çıkan bir dublör olmalı, tek yolu bu.
It's a double that comes out.Onun sadece bir dublör olduğunu sanmıyorum.
I don't think it's just a stunt.Benim bir dublör arkadaşım var. Bak.
I have this stuntman friend. Look.Benim bir dublör arkadaşım var. Bak.
Look. I have this stuntman friend.Bir dublör olabilir.
It might be a double.Bu bey, harika bir dublör olan Enzo Gorlomi.
This is a wonderful Italian stuntman, Enzo Gorlomi.Bu sahnede, bir dublör birkaç rakiple dövüşüyor.
In this sequence, one stuntman fights several opponents.Bu bir dublör için mesleki bir tehlike.
It's an occupational hazard for a stuntman.Burada, bir dublör diğerini yakalıyor,
Here, one stuntman grabs for the other,Bir dublör olmak için oldukça cicisin. Evet.
Evet. Bir dublör olmak için oldukça cicisin.
You're kind of pretty for a stuntman.- Yeah.Evet. Bir dublör olmak için oldukça cicisin.
Yeah. You know, you're kind of pretty for a stuntman.
