Examples of using Bir gelecek yok in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Onda bir gelecek yok.
Sizin için bir gelecek yok.
Bu işte bir gelecek yok.
Silahsorlarda senin için bir gelecek yok.
Hayır, burada bir gelecek yok.
Bu fırsatı kaçıramayız. Benim için senin olmadığın bir gelecek yok.
Dinle, bu ilişkide bir gelecek yok.
Çünkü orada bizim için bir gelecek yok.
Oğlum için böyle bir gelecek yok.
Oğlum için böyle bir gelecek yok.
Benim için senin olmadığın bir gelecek yok.
Buna rağmen onu seviyorum. Bizim için bir gelecek yok.
Tamadaki rakunlar için bir gelecek yok.
Zaten Sparbankende benim için bir gelecek yok ve küçük ailemiz için bunu yapmam gerekiyor.
Senin bir değer katmayacağını düşünüyorsa, burada senin için bir gelecek yok demek.- Ama Laurie benim ortağım.
Bizi neler bekliyor bilmiyorum ama sensiz bir gelecek yok, bunu biliyorum.
Geçmişimizle hesaplaşmadıkça bir gelecek yok bu damgayı taşıyan her birimiz için.
kartlar cevap vermiyorsa… soran kişi için bir gelecek yok demektir.
SETimesa konuşan Jelaca,'' Bana burada kesinlikle bir gelecek yok.'' diyerek,