Examples of using Bir kural in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Merhaba? Bu bir kural.
Gece çalışmamı yasaklayan bir kural var mı?
Bu bir kural değil, kartpostal lafı. Sevgi kazanır.
Ve üçüncüsü, bunun beni ilgilendirmediğini söyleyen bir kural yok.
Merhaba? Bu bir kural.
Fedakârların bir kural daha çiğnemesine izin vermezler.- Bilgeler.- Kimler?
Bu bir kural değil, kartpostal lafı. Sevgi kazanır.
Ölenler için bile böyle bir kural var.
Hiç bir kural yok.- Hayır.
Bütün tarikatlara eşit olarak etki eden evrensel bir kural vardır.
En yakın arkadaşınla… aynı hayale sahip olacaksın diye bir kural yok.
Böyle bir kural olduğunu sanmıyorum, reis.
Sen yakınımsın ve bir kural var.
Tabi ki, kıskanmıyor gibi davranmanı söyleyen bir kural yok.
Sana bira teklif etsem bir kural ihlâl etmiş olur musun?
Dünyama izinsiz daldın diyen bir kural.
Sana bira teklif etsem bir kural ihlâl etmiş olur musun?
Pilotların duyguları hakkında konuşmaması gerektiğini söyleyen bir kural.
Paketi açamayacağımıza dair bir kural olduğunu sanıyordum?
Kolonici Grup 24ün nüfusundaki bir kural ihlalinin raporudur.