Examples of using Bir piliç in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Onların senin gibi bir piliç tarafından yenilmesi çok yazık olmuş.
Bir piliç bana patronluk taslayamaz!
Mary bir piliç.
Bir piliç gibi durup çığlık çığlığa bağırılmaz.
Bize gerçek bir piliç getir. Ne kadar dolgun o kadar iyi.
Yani, Gabrielle, bu bir piliç ismi, değil mi?
Atkuyruklu bir piliç olduğunu düşünsene?
O tam bir piliç Stef.
İlk kez eve bir piliç getiriyorsun ve sadece ondan hoşlanıyor musun?
Nez isminde bir piliç seni görmek istiyor?
O bir piliç, dostum.
Onu bir piliç olarak hayal edebiliyor musun?
Bir piliç kör etti.
Palma, bir piliç değil.
Hayır, ama bir piliç budu görüyorum.
Dört parmakla başparmak bir piliç olarak sayılmaz.
Bir piliç var. İyi herif. Tic-tac-toe, oynayıp hiç kaybetmeyen.
Keyifsiz bir enerjik piliç işe yaramaz.
Bir piliç daha getirebilir misin?
Wick bir piliç.