Examples of using Bir sopa in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Beysbol forması, krampon, eldiven ve bir sopa.
Thomas! Bir sopa gibi kullanıyor!
eldiven ve bir sopa.
glove and a bat.Önemli bir tanığın yakınında bir sopa ile bulundu!
He's found prowling near the room of Beysbol formasi, krampon, eldiven ve bir sopa.
Cleats, gloves… and a bat. Baseball uniform.Yakın zamanda bir terzinin bir sopa satın alıp almadığını bilmek yeterli.
We just need to find Hayır. Kendini korumak için bir sopa aldın.
No. You grabbed a bat to defend yourself.Bana bir sopa ver.
Give me a club.Silahı bu şekilde tut ve bir sopa gibi kullan.
You take the gun like this and you use it like a club.Vay canına! Sachin tarafından imzalı bir sopa!
A bat autographed by Sachin! Wow!Şimdi, herkes bir sopa kapsın.
Now, everybody grab a bat.Pekala, orada bir sopa var. Hayır!
Ablanız inatçı bir katırın arkasındaki bir sopa gibi. Çocuklar.
Children… your sister is like a stick behind Ablanız inatçı bir katırın arkasındaki bir sopa gibi. Çocuklar.
Your sister is like a stick behind Şu dolapta bir kaç sopa olacaktı.
There's some two-by-fours in the closet.İyi bir sopa iyi bir oyuncu yapmaz.
Bir sopa ve pinata içeriyor mu?
Çok güçlü bir sopa taşıyordu.
Çok güzel bir sopa seti.
That's a really great set of clubs.Bu bir sopa.
This is a bat.
