Examples of using Bir taraf seçmek in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Önce bir taraf seçmem lazım.
Sonunda bir tarafı seçmek zorunda kaldı.
Ama onun bir taraf seçmesine sebep oldun.
Sonunda bir taraf seçmeye karar verdim.
Şimdi bir taraf seçmesi gerektiğinin farkına varmadan kaybol buradan.
Öyleyse bir taraf seç. Evet.
Öyleyse bir taraf seç. Evet.
Bir taraf seç, demiştin bana.
Piper, bir taraf seç.
Bir taraf seç, Enzo.
Evet. Öyleyse bir taraf seç.
Evet. Öyleyse bir taraf seç.
Kademeli yaklaşım Billyde işe yaramayacaktır. Bir taraf seç.
Bir taraf seçtim.
Bir taraf seçmek zorundasınız.
Bir taraf seçmek zorundasın.
Bir taraf seçmek zorundaydım George.
Bir taraf seçmek zorunda değilsin Conor.
Kendimize bir taraf seçmek ya da çizgide yürümek.
Er veya geç Stephen, bir taraf seçmek zorunda kalacaksın.