Examples of using Bir tek ben değilim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bir tek ben değilim.
Bunu garip bulan bir tek ben değilim.
Günlük, belki de yalan dolu sırt çantası olan bir tek ben değilim.
Görünüşe göre kartallarla ilgilenen bir tek ben değilim.
Onu tanıyan bir tek ben değilim.
Pompalı tüfek kullanan bir tek ben değilim herhalde?
İnatçı olan bir tek ben değilim.
Evet. Görünüşe göre bir tek ben değilim. Tamam.
Böyle düşünen bir tek ben değilim.
Görünüşe göre, kadın problemleri olan bir tek ben değilim.
Görünüşe göre Luthor ailesi hakkındaki bilgileri araştıran bir tek ben değilim.
Şimdi çarşıya doğru gidiyor ve ben onu izleyen bir tek ben değilim.
Görünüşe göre ateşle oynayan bir tek ben değilim.
Görünüşe göre kainatın gariplikleriyle yüzleşen bir tek ben değilim.
Görünüşe göre sırrı olan bir tek ben değilim.
Acı çeken bir tek ben değilim ama bir kadının dayanağı
Cassini ile elde edilmiş muhtemelen en iyi görüntüleri elde ettik. Ve bunları da söyleyen de bir tek ben değilim.
Demek güçlü orduların kalıntılarını arayan bir tek ben değilim.
Yüzyılı seviyorum. Fakat burada teknolojiye bel bağlayan bir tek ben değilim.