Examples of using Bir vulkan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sentezleyiciye, bir bardak Vulkan çayı Uzun yaşa ve başarılı ol. Tam bu iş bittiğini düşünüp,
Ve bir Vulkan cenaze ağıdı biliyorum… Klingon operasının klasiklerinden bahsetmeyelim bile.
Bir Vulkan efendisinden Yıldızfilosu rütbelerimizi gördüğünde, ücretini iki katına çıkarmıştı. altı yıl önce alırken, onunla birlikteydim.
Bir Vulkan efendisinden altı yıl önce alırken, onunla birlikteydim… Yıldızfilosu rütbelerimizi gördüğünde, ücretini iki katına çıkarmıştı.
İki dünya arasında… Kaptanına sadık ama yine de bir Vulkan.
anılarını birleştirirse… bunun için ayıplanır mı? Peki ne diyorsunuz eğer bir Vulkan.
Bir Vulkan jeolojik araştırma ekibi haritalanmamış bir gezegende bakrinyum çıkarırken kazara bazı harabeleri ortaya çıkarmış.
Bir Vulkan olarak, Büyükelçi Spock, babasının ölümünü… mantıklı olarak zaten hasta olduğu için kabul edecektir.
Düuşünüyordum da… bir Vulkan Bilim subayı oldukça kullanışlı olabilir,
Bizi bağışlayın Doktor ama bir Vulkan geminizde göreve… başladığından beri, işin doğrusu bize söylemeyi ihmal ettiğiniz şeyler… olduğunu varsayarak diğer olasılıkları dikkate almak zorundayız.
Bizi bağışlayın Doktor ama bir Vulkan geminizde göreve… başladığından beri, işin doğrusu bize söylemeyi ihmal ettiğiniz şeyler.
Bak Tom, gerçekten yaptığın şey için minnettarım-- gönüllü olarak benim için yaptıklarına-- ama bir çeşit Vulkan kimyasal dengesizliği altında olduğumu göz önünde bulundurduğumda sana ne dediysem ve ne yaptıysam, o kişi… ben değildim.
Tam bir Vulkanlı.
Hiç bir Vulkanlının bir iyiliğe karşılık verdiğini duydun mu?
Bilim Subayı olarak bir Vulkanı seçmeniz merakımı uyandırdı.
Hiç gerçek bir Vulkanla tanıştın mı?
Bir Vulkana asla güvenme.
Bir Vulkanlı için bundan daha kötü bir şey düşünemiyorum.
Benim bir Vulkanlı olduğumu unutmuşa benziyorsunuz.