Examples of using Dostun in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Arkadaş, dostun muydu?
Yardımsever dostun, Shinwell.
Sevgili kahrolası dostun Pat Shepherd aldı.
Dostun, harika gidiyor, neden bahsediyorsun? Dur mu?
Dostun kim, düşmanın kim anlamanın zamanı.
Bir seviyede Wanda, dostun olduğumu biliyorsun.
Okuldan beri en iyi dostun. Fransada hayatını kurtaran adam!
Niye Dostun yalanırkenki fotosunu kullandın?
Sana bunu söylüyor, çünkü o senin dostun, kardeşim.
Etrafına bak Red, hiç dostun kalmadı.
Lağımdan sürünerek çıkan herkese hayranımdır. Lağım faresi dostun.
Onu dostun Sawyerla gördüm. Arkadaşım mı?
Nene. Benim, dostun Lolo.
Etrafına bak Red, hiç dostun kalmadı.
Neden benden bahsediyoruz? Dostun niye?
Lağımdan sürünerek çıkan herkese hayranımdır. Lağım faresi dostun.
Okuldan beri en iyi dostun.
Bir barmene birini aradığını söyle, ve iki dostun olsun.
Hiç paran olmadı zaten, dostun.
Ben senin dostun değilim.