EMRINI in English translation

order
sipariş
emir
tarikat
düzeni
sırayla
düzenini
emret
ısmarla
warrant
emir
yetki
izni
izin
fermanını
command
komut
emir
merkez
kumanda
emrediyorum
buyruğu
kumandayı
decree
kararname
emir
kararı
hükmünü
takdiridir
ferman
karar
ilamı
bidding
teklif
ihale
müzayede
emrine
açık arttırma
açık artırma
emirlerimizi yerine getirdiğini
fiyat
commandment
emir
buyruğu
ayetlerine
instructions
talimat
eğitim
komut
emir
bilgi
yönerge
bir direktifle
orders
sipariş
emir
tarikat
düzeni
sırayla
düzenini
emret
ısmarla
ordered
sipariş
emir
tarikat
düzeni
sırayla
düzenini
emret
ısmarla
warrants
emir
yetki
izni
izin
fermanını
ordering
sipariş
emir
tarikat
düzeni
sırayla
düzenini
emret
ısmarla
commandments
emir
buyruğu
ayetlerine

Examples of using Emrini in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Vali Jeb Bush, Wuornosun emrini yakında imzalayacak.
Governor Jeb Bush is expected to sign Wuornos' warrant soon.
Rabbinizin emrini çarçabuk terk mi ettiniz!” dedi ve… levhaları yere bırakıverdi.
Did you forsake the commandments of your Lord so hastily?”.
Patronun, ofisimizin aranma ve CFOyu tutuklama emrini imzalamış.
Your boss signed warrants to search our offices and arrest our CFO.
Veliaht Prensin emrini kullanıyor.
He's using the Crown Prince's decree.
Hutuların On Emrini gördün mü?
You have seen the Hutu Ten Commandments?
Yüksek mahkeme hâkimi, arama emrini.
A high court judge says search warrants.
Ya da kendi On Emrini aşılamak için kafalarında delikler açamıyor.
Or dig holes in their heads to plant his own Ten Commandments.
Transfer emrini görmek zorundayım.
THEN I will NEED TO SEE THE TRANSFER ORDER.
Unutma, mahkeme emrini alana kadar daireden çıkmak yok.
NOW REMEMBER, DON'T LEAVE THE APARTMENT UNTIL THE COURT ORDER COMES THROUGH.
Avukat mahkeme emrini alana kadar bir yere kımıldamamanı söyledi?
WHY WOULD YOU LEAVE APARTMENT WHEN LAWYER TELLS YOU NOT TO MOVE UNTIL HE GET COURT ORDER?
Yarısı şimdi, yarısı da mahkeme emrini aldıktan sonra.
HALF NOW, HALF WHEN WE GET THE COURT ORDER.
O zaman aktarma emrini görmem gerekecek.
THEN I will NEED TO SEE THE TRANSFER ORDER.
Cesur olma emrini veren Tanrı için!
But for God, who commands us to march… to be brave!
Ateş emrini veren bütün Üslerimden utanıyorum.
I'm ashamed of our chiefs who gave the orders to fire.
Ya saldırı emrini o vermediyse?
What if he didn't order the attack?
Ya saldırı emrini Nemerov vermediyse?
What if Nemerov didn't order the attack?
Saldırı emrini verirken güvenlik ihlalinden kaçınmıştım.
I ordered the invasion when I did to avoid a security breach.
Ailemin ölüm emrini verirken aşağıdan dinliyordum.
I listened from below as he ordered my parents to their death.
Peki ateş emrini ne zaman duydunuz?
And when did you hear the command to fire?
Vur emrini Mayalılar vermiş olmalı.
Drive-by had to be ordered by the Mayans.
Results: 1341, Time: 0.0394

Top dictionary queries

Turkish - English