Examples of using Gitmekten in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Eve gitmekten! Dur!
Eğer bu seni gitmekten alıkoyacaksa.
Burayı toparlayıp yeni evimize gitmekten başka yapacak işimiz kalmadı.
Ben temelli gitmekten bahsediyorum.
Dur! Eve gitmekten!
Bunty hep Mumbaidan gitmekten bahsediyor.
Hiçbir şey yapmadık. Sinemaya gitmekten başka.
Arkadaşlarımın her söylediğinin peşinden gitmekten nefret ediyorum.
Arabayla gezintiye çıkıp, yemeğe gitmekten bahsettik.
Galiba o asansörler yukarı ve aşağı gitmekten fazlasını yapıyorlar.
Seni burada yalnız bırakıp gitmekten korkuyorum.
Herif tuvalete gitmekten daha fazla düzüşüyor.
Herif tuvalete gitmekten daha.
Karanlıkta eve yalnız başına gitmekten daha iyidir.
Fae eğitimi almak bara gitmekten ibaretse her şeyi çoktan öğrenmişimdir.
Spor salonuna gitmekten iyi, değil mi?
Ambarda gitmekten çok daha iyi ama anlamıyorum!
Sizinle gitmekten mutluluk duyarım.
Beni şehir merkezine gitmekten kurtardığın için teşekkürler.
Gitmekten mutlu görünüyorlardı.