Examples of using Hâlâ senin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hâlâ senin yahudi camiasında… söz sahibi olduğunu duydum. Peki.
And I hear you still have some… standing-Right. in the Jewish community.Hâlâ senin yahudi camiasında… söz sahibi olduğunu duydum. Peki.
In the Jewish community. Right. And I hear you still have some… standing.Peki. Hâlâ senin yahudi camiasında… söz sahibi olduğunu duydum.
And I hear you still have some… standing Right.Mesaj hâlâ senin.
You still own the message.O çocuk hâlâ senin yanında mı?
Do you still have that kid?O çocuk hâlâ senin yanında mı?
Do you still have that boy?Hâlâ senin aşkın mıyım?
Am I still your lover?Hâlâ senin cici kızın mıyım?
Am I still your little girl?Sanırım şu Meksikalı çocuğun hâlâ senin köşende olması iyiye işaret.
I guess it's good you still got that Mexican.Hâlâ senin gibisi yok güzelim.
You still got it, baby girl.Seçim hâlâ senin.
That choice is still yours.Sucesos gazetesi hâlâ senin, değil mi?
You still have the Sucesos newspaper, right?Hâlâ senin gözden miyim?
Am I still your guy?Ama sorduğum şu, hâlâ senin olduğuna emin misin?
But what I'm asking is… are you sure it's still yours?Ama bu insanlar hâlâ senin.
But these people are still yours.Nieves, iş hâlâ senin olabilir.
Nieves, the job can still be yours.It Kale benimdir. Ama bu insanlar hâlâ senin.
The castle O zaman ben hâlâ senin emniyet müdürünüm, ve soruşturmadan çekilme isteğin reddedildi. Hayır.
Then I'm still your commissioner, and Özünde o, hâlâ senin annen. Alisanın yaptıkları hakkında ne hissedersen hisset.
No matter how you feel about what she's done, at her core, she's still your mom.
