Examples of using Insan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Parametre insan. İnsan genomunun bir yansıması.
Böyle bir yaşam için insan niye her şeyi bıraksın?
Enzim başlıca insan makrofajlarında ve birincil monositlerde bulunur.
Bu kısmi insan betimlemesi, mağaradaki tek insan tasviri.
Nasıl bir insan bunu söyleyebilir? Kızı olmadığını?
Ve bence… Sevdiğin insan için sen de aynısını yapardın.
Anlamıyorum… Nasıl bir insan, seni hamileyken bırakmış olabilir?
Bir insan, böylesi bir zamanda nasıl sakin olsun?
Bunlar, yarısı insan yarısı ruh olan günahkarlardı.
Çocuğumuz insan evriminin bir sonraki aşaması olabilir.
Bir tane reşit olmayan insan bulursam bil bakalım ne olur.
Pek çok başka bakteri, insan ve başka canlılarda simbiont olarak bulunurlar.
En azından Cass insan olduğunda iyi biriydi.
Doktorların konuştuğu insan bunlar… çizelgedeki bir kaç isim değil.
Bu maske, insan hayatına zararlı tüm maddeleri gideriyor.
Bu da insan olan bir parçanın olduğu anlamına gelir.
Nainsanlar da insan ve bilim de bu konuda benimle aynı fikirde.
Evet, bilgisayar insan üstü bir şey yapıyordu.
Bunlar insan, tamam mı? Bazılarıyla 15 yıldır birlikte çalışıyoruz.
Ve insan ırkının yok edilmesinden sorumlu olmayacağım.