Examples of using Izin vereceklerini in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ebeveynlerinin Bostona tek başına gitmene izin vereceklerini gerçekten düşünüyor musun?
Gitmene henüz izin vereceklerini sanmıyorum.
Bunu yapmana izin vereceklerini düşünmüyorsun değil mi?
Peki Accordların yardım etmesine izin vereceklerini kim biliyor?
Bundan kurtulmana izin vereceklerini sanıyorsan aptalın tekisin.
Onu giyerken geçmene izin vereceklerini sanma. Lois, hey.
Onların halkıma hitap etmeme izin vereceklerini düşündüren nedir?
Senin gitmene izin vereceklerini sanmıyorum.
Bak, buradan yürüyerek çıkmama izin vereceklerini söylemiştim.
Herhangi bir şey için çıkmama izin vereceklerini sanmıyorum.
Tom bunu yapmana izin vereceklerini düşünmüyor.
Ringde Toom un sutyen takmasına izin vereceklerini düşünüyor musunuz?
Ve Music Townda dans etmeye izin vereceklerini sanmıyorum!
Ve Music Townda dans etmeye izin vereceklerini sanmıyorum!!
Senatoda hizmet etmeme izin vereceklerini sanmiyorum.
Senatoda hizmet etmeme izin vereceklerini sanmıyorum.
Okula bıçak götürmeme izin vereceklerini sanmıyorum.
Burada sigara içmene izin vereceklerini sanmıyorum.
Anders eğer Octaviayı kovalarsam, annemin yaşamasına izin vereceklerini söyledi.
Huzur evinden çıkmana izin vereceklerini düşünmemiştim.