Examples of using Izin veremezsiniz in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bunun olmasına izin veremezsiniz.
Onun Daniyi almasına izin veremezsiniz, bizi yanında hiç istemedi!
Kralım, kraliçenin ayrılmasına izin veremezsiniz.
Buna izin veremezsiniz.
Yaratığın bu üsten kaçmasına izin veremezsiniz, anlaşıldı mı?
Bunu yapmalarına izin veremezsiniz!
Sizi durdurmalarına izin veremezsiniz!
Bunu yapmasına izin veremezsiniz, Dedektif Drake!
Onu almasına izin veremezsiniz!
Buna izin veremezsiniz, lütfen.
Bunu yapmasına izin veremezsiniz!
Geçersiz kılabilirsiniz ve buna izin veremezsiniz öyle mi Bay Adama?
Gitmesine izin veremezsiniz.
İçeri girmesine izin veremezsiniz!
Bunu yapmalarına izin veremezsiniz! Bakın, Yüzbaşı!
Ölmesine izin veremezsiniz.- Doğru.
Ölmesine izin veremezsiniz.- Doğru.
Beni almasına izin veremezsiniz!
Topu almalarına izin veremezsiniz!
Ailesi ile yaşamasına izin veremezsiniz.