Examples of using Kararların in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Kararların hala belirsiz.
Kararların bu ülkedeki tüm yaşamları etkiliyor.
Kararların bu ülkedeki tüm yaşamları etkiliyor.
Belki senin kararların bitmiştir.
Evet diğer bütün kararların gibi!
Senin hayatın, senin kararların TK.
Ama ilk kez bu kararların doğruluğundan şüphe ediyorum.
Benim ki ise kararların işlemesini sağlamak.
Önemli olan sadece sen ve senin kararların, değil mi?
kabinenin aldığı kararların çoğunu desteklediler.
Sen de kötü kararların kralısın.
Bütün bu olanlardan sonra, ben senin kararların hakkında endişeliyim.
Senin bedenin, senin kararların.
İmzalanmamış durumdaki anlaşmaların uygulanmasına ilişkin kararların, şimdi Belgrad
IOA bazı kararların konusunda endişeli. Bazı kararların protokole ve açıkçası sağduyuya aykırı.
Gerçekten inanıyorum ki, Çok iyi kararların var.
Kurul içerisinde bulunan Sağlık Bakanlığı Hukuk Müşaviri Cemil Güneş, alınan kararların hukuka uygunluğunu denetlemek ve ihlal olmadığına dair araştırması maksadıyla dahil edildi.
Yani aslında, kararların esas güç olduğunu kendimize hatırlatacağız.
Tanıdığım bütün insanların verdiğim tüm kararların bu noktada bir araya gelmesi çok tuhaf.
SC Başbakanı Milorad Dodik BHnin üçlü cumhurbaşkanlığı veya bakanlar kurulunun almış olduğu kararların kendisini ilgilendirmediğini söyledi.