KIŞISEL BILGI in English translation

personal information
kişisel bilgilerini
özel bilgilerimi
şahsi bilgilerim
kişisel verileri
ki̇şi̇sel bi̇lgi̇leri̇
personal info
kişisel bilgileri
ki̇şi̇sel bi̇lgi̇ler

Examples of using Kişisel bilgi in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
geliştirilmiş bir versiyonunu çalıştırarak, Zodiac ayrıca Palmın kişisel bilgi yönetimi yazılımına
Zodiac also provided access to Palm's personal information management software
kişisel bilgi birikiminden veya kişisel bilgi birikiminden yararlı bilgiler derleyebilmesine yardımcı olmak için tasarlanmış interaktif bir yazılım tabanlı sistemdir.
makers compile useful information from a combination of raw data, documents, and personal knowledge, or business models to identify and solve problems and make decisions.
kullanıcı daha fazla kişisel bilgi, örneğin bir kullanıcı ne tür olarak uygulamaları geliştirmeyi planlaması,
the user needs to provide more personal information such as what kind of applications the user plans to develop,
yerelleştirme desteği Oyunlar ve multimedya Kişisel bilgi yöneticisi uygulamaları Tam ekran elyazısı Giriş yöntemleri Kişiselleştirme seçenekleri Verimlilik uygulamaları İnternet uygulamaları Java entegrasyonu Kablosuz iletişim desteği Qt Extended, GNU Genel Kamu Lisansı( GPL)
localization support Games and multimedia Personal information manager applications Full screen handwriting Input methods Personalization options Productivity applications Internet applications Java integration Wireless support Qt Extended is dual licensed under the GNU General Public License(GPL)
diğer kişisel bilgi yönetimi( PIM) uygulamaları gibi iletişim uygulamaları sağlar.
phonebook and other personal information management(PIM) applications such as calendar and tasks.
Çünkü kişisel bilgilerimi dışarı çıkarmamaması gerekir.
Cause she's not supposed to give out- my personal information.
Kişisel bilgiyi vermemek bizim prensibimizdir.
It is our policy not to give out personal information.
Kalebin Navarroya ait kişisel bilgileri gönderdiği adam bu muymuş?
That's who Kaleb sent Navarro's personal info to?
Merielin kişisel bilgilerine sahiptiniz hesabına, adresine, vs.
You had Meriel's personal information- her account, address, et cetera.
Kişisel bilgilerini yolladığı için mi?
And posted your personal info?
Benim kişisel bilgilerimi diğer firmalarla paylaşan bir siteye girdiğim zaman uyar.
Warn me when I visit a site that shares my personal information with other companies.
Acilen fotoğraf ve kişisel bilgilere ihtiyacım olacak.
I need photos and personal info. Right away.
Bu kişisel bilgilerimi kullanan bir siteye girdiğim zaman uyar.
Warn me when I visit a site that may use my personal information to.
Her zamanki şeyler: Kişisel bilgiler, geçmişteki ve şimdiki adresi.
The usual stuff-- personal info, current and past address.
Ayrıca, müşteri kişisel bilgisini size öylece veremem.
Besides, I can't just give you my client's personal information.
Tüm kişisel bilgileri burada.
All his personal info is in there.
Kişisel bilgilerimizi bir yabancıyla paylaşmazsan çok memnun olurum.
And I would appreciate it if you would stop sharing our personal information with a stranger.
Tamam, şimdi kişisel bilgilerine sahibiz.
Right, now we have his personal info.
Dan kişisel bilgiyi Lindayla paylaştı.
Dan shared personal information with Linda.
kızın peşine düşüp kişisel bilgilerini yayınlamışlar.
everyone went after her and posted her personal info.
Results: 69, Time: 0.0354

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English