PROBLEMLI in English translation

• problem
• problematic
• troubled
• problems
• trouble
• issues

Examples of using Problemli in Turkish and their translations into English

Çalışma hayatının bu son döneminde çeşitli problemli yıllar geçirdi.
He suffered multiple health problems during the final years of his life.

Şu an için bunu yapmak problemli. Tam üzerimizdeler.
Its right above us. Thats problematic for us right now.

Oh, bunun problemli olduğunu görüyorum.
Oh, I see how that's problematic.

İlişkim biraz problemli.
Relationship problems.

Her zaman problemli olurlar.
They have always got problems.

Tatildeyken problemli çocuklar için bir destek grubum vardı.
During school break, I have a support group for the ones with problems.

Fakat bu problemli bir goril ailesi.
But this is a gorilla family with problems.

Onlar problemli çocuklar, Clark.
They're problem kids, Clark.

Sex hayatımız uzun zamandır problemli, ve bunu biliyorsun.
Our sex life has been a problem for a while now, and you know that.

Problemli bir adamla tanıştın.
Met a guy with a problem.

Uyku problemli insanlar.
People with problems sleeping.

Bazı yönlerden problemli olabileceğini gerçekten düşünüyorum.
I actually think, in some ways, that may be part of the problem.

Problemli çocuk.
Screwed-up kid.

Problemli olan Hiroko.
Hiroko is the problem.

Vahşi doğa terapisi. Problemli çocuklar üzerinde başarılı olmuş.
It's wilderness therapy, and they have had a Lot of success with problem kids.

Birkaç problemli insanımız var.
We got some people that have a problem.

Problemli olduğu birisi falan?
Anyone she might have had a problem with?

Kariyerimin daha başlarında problemli çocuk… damgası yememeliydim.
I cannot be branded a problem child this early in my career.

Bazı hasta ve problemli insanlar kendilerini Galvan gibi homurdanarak buldular.
Some sick and twisted people have found themselves snorting Galvao.

Problemli olan bölge burası.
This area, here, is the problem.