Examples of using With a problem in English and their translations into Turkish
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
I have heard of getting stuck with a problem, but this is ridiculous.
I have heard of getting stuck with a problem, but this is ridiculous.
Yakasına sorun yapışan insanları duydum ama bu çok saçma…- Ve kapıyı açtı.We're here to help you with a problem of conscience.
Met a guy with a problem.
We as a world are faced with a problem.
Biz dünya olarak bir problemle karşı The kid came to me with a problem.
Çocuk bana bir sorunuyla geldi.Beekman's the one with a problem.
He was just helping me out with a problem.
Bir sorunumu çözmemde yardım ediyordu.We need your help with a problem.
Bir sorunumuzla ilgili yardımın gerekiyor.You're supposed to be a friend, and I have come here with a problem.
Buraya bir sorunumla geldim ve senin de arkadaşım olduğunu sanmıştım.Then when someone on that block calls with a problem, we will move it again.
O sokaktaki biri sorun için ararsa, başka yere taşırız.He came to you with a problem.
Sana bir sorunuyla geldi.I'm a girl with a problem.
Ben problemli bir kızım.I'm not the one with a problem.
Sorunu olan ben değilim.We're hoping actually maybe you could help us out with a problem.
Belki sen bizim bir sorunumuza yardım edersin diye umuyoruz.You're the only one with a problem here.
Burada sorunu olan tek kişi sensin.There you have it… a young man with a problem.
Sorunu olan genç bir adam. Alın işte.Beekman's the one with a problem.
Sorunu olan Beekman.You said on the phone that you required assistance with a problem.
Telefonda bir sorunla ilgili yardım gerektiğini söylemiştiniz.With a problem. You said on the phone that you required assistance.
Telefonda bir sorunla ilgili yardım gerektiğini söylemiştiniz.
