Examples of using Sana dünyayı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sana dünyayı verecek kadar cesaretli bir adamın olsaydı bana ne yapacağını söyle.
Faleri, Falera! sana dünyayı dolaştırır.
Sana dünyayı döndürmede… yardım etmek istiyorum.
Bana sarı rengi verirsen… sana dünyayı boyayabilirim!
Sana dünyayı görmeye gidiyoruz dedim ve gittik de.
Ne?- Sana dünyayı yok ettiğini falan söyledi.
Şimdi sana Dünyayı kurtarabilecek… ve ona annelik edebilecek tek kişi olma şansı sana verildi!
Ne?- Sana dünyayı yok ettiğini falan söyledi?
Ben sana dünyayı değil, içkiyi bırak demiştim.
Bana sarı rengi verirsen… sana dünyayı boyayabilirim!
Ciddi misin? Sana dünyayı döndürmede yardım etmek istiyorum.
Bu sana dünyayı verecek, Jackie.
Sana dünyayı sundum Kara Zor-El.
Sana dünyayı teklif ediyorum ve cevabın hayır mı?
Sana dünyayı göstermek istiyorum.- Adam.- Mary.
Sana dünyayı göstermek istiyorum.- Adam.- Mary.
Sana dünyayı göstermek istiyorum.- Adam.- Mary.
Ben de sana dünyayı vereyim.
Oysa ki ben sana dünyayı dolaştırdım.
Benimle kal, sana dünyayı göstereyim.