Examples of using Tehlikeli derecede in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Tehlikeli derecede keyifli.
Tehlikeli derecede yakışıklıyım.
Tehlikeli derecede çekici oluyorum.
I become… dangerously appealing.Tehlikeli derecede yüksek seviyede.
Dangerously high levels.Gezegene tehlikeli derecede yaklaştık.
We're getting dangerously close to the planet's atmosphere.Evet, tehlikeli derecede sevimli.
Yeah, dangerously adorable.Tehlikeli derecede hasta insanlarla!
Dangerously sick people!Evet, tehlikeli derecede kötü.
Yes. Dangerously bad humour.Oraya inersek tehlikeli derecede yaklaşırız.
Landing there takes us dangerously close.Tehlikeli derecede hasta. O öldü.
Dangerously ill. She's dead.Tehlikeli derecede hasta. O öldü.
She's dead. Dangerously ill.Kurbanın kalp atışları tehlikeli derecede yavaşladı.
Martyr's heart is beating dangerously slow.Ciddi anlamda ama tehlikeli derecede eğlenceli.
Seriously, but dangerously fun.Onun tehlikeli derecede depresyonda olduğunu düşünüyorum.
I think she's dangerously depressed.Onun müziğinin tehlikeli derecede tutkulu olduğunu duydum.
Hava gayet iyi yollar tehlikeli derecede ıslak.
The track is still dangerously wet.Hava gayet iyi yollar tehlikeli derecede ıslak.
The drivers prepare for… the track is still dangerously wet.Bu gezegende sıcaklık tehlikeli derecede değişken, Kitai.
The temperatures on this planet fluctuate dangerously, Kitai.Her neye bulaştıysan… tehlikeli derecede ilgi çekiyor.
It's attracting a lot of dangerous attention. Whatever it is you're into.Bu odada, tehlikeli derecede negatif enerji hissediyorum.
