YALNIZ GITMESINE in English translation

go alone
yalnız gitmek
tek başına gitmek
yalnız gidersem
yalnız giderim
yanlız gitmesine
yalnız başıma giderim

Examples of using Yalnız gitmesine in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Yalnız gitmesine izin veremem.- Geliyorum!- Benjamin.
I can't let him go in by himself.- Coming!- Benjamin.
Yalnız gitmesine izin veremem.- Geliyorum!- Benjamin!
Benjamin. I can't let him go in by himself.- Coming!
Yalnız gitmesine izin mi verdin odun kafalı?
So you let him go out alone?
Yalnız gitmesine izin yok.
He's not allowed to alone.
Gece yalnız gitmesine neden izin verdiniz?
Why do you let her travel alone at night?
Kate. Ne? Yalnız gitmesine izin veremem.
Kate. What? Well, I can't let her ride alone.
bulur ve onun Lorinin yalnız gitmesine izin verdiğini öğrenir
learns he was the one who let her go alone to find Rick,
Yalnız gitmen gerekecek.
You will have to go alone.
Yalnız gitmek zorunda değilsin.
You don't have to go alone.
Yalnız gitmek zorunda kalmış, çok kızmış!
She had to go alone, pissed as hell. That's why I'm Janusz!
Ama artık yalnız gitmek zorundayım.
But I have to go alone.
Fakat Elam Amcam yalnız gitmeme izin vermez diye korkuyorum.
But I'm afraid Uncle Elam wouldn't let me go alone.
Yalnız gitmenize izin vereceğimi mi sanıyorsun?
You think I will let you two go alone?
Yalnız gitmek gerekir.
You shouldn't go alone.
Yalnız gitsem daha iyi olur.
I would rather go alone.
Yalnız gitmene izin veremem.
You can't go alone.
Yalnız gitmeme izin verme!
Don't let me go alone!
Yalnız gitmek zorundayım.
I have to go alone.
Lütfen yalnız gitmeme izin ver.
Please, let me go alone.
Hayır, orası yalnız gitmen gereken son yer.
No, that is the last place you should go alone.
Results: 48, Time: 0.0257

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English