Примери за използване на Поне мога на Български и техните преводи на Турски
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Поне можа да стреляш по баща си.
En azından babanı vurma imkanın oldu.Поне може да позволиш Робин да има свой живот!
Bari Robinin bir hayatı olmasına izin ver!Поне можах да се насладя като те моля за помощ.
En azından senden yardımını istemenin zevkini yaşamış oldum.Поне може ли с една кола да се придвижим?
Birlikte gitsek olur mu bari?Но поне можем да го държим под контрол.
En azından bunu kontrol altında tutabildim.Е, докато сме заклещени тук, поне може да се възползваме.
Madem burada mahsur kaldık bari tadını çıkaralım.Че поне можеш да ме изслушаш.
En azından beni dinlemelisin.Това поне може да направим.
En azından bunu yapalım.Те поне могат да се забавляват когато поискат.
En azından zaman zaman eğleniyor gibiler.Поне може да обядваме заедно.
En azından öğle yemeği boyunca beraber oturabileceğiz.Те поне могат да започнат дискусията.
En azından bunu tartışmaya açmayı düşünüyorlar.Поне можеше да позволиш на човека да ти купи питие.
En azından adamın sana içki ısmarlamasına izin vermeliydin.Не говориш, но поне можеш да се смееш.
Konuşmuyorsun ama en azından gülüyorsun.Поне можете да се направите на заинтересован.
En azından, ilgileniyormuş gibi davranabilirsiniz.Поне можете да опознаете съседите си.
En azından komşularını tanımış oldun.Смята, че ако някой ще се самоубива, поне може да остави някаква бележка.
Bence, birini öldüreceksen en azından ufak bir not bırakmalısın.Поне можеш да носиш панталони.
En azından pantolon giyebiliyorsunuz.Поне можете да ни помогнете да открием хората си.
En azından insanlarımızın yerini tespit etmekte yardımcı olabilirsiniz.Поне може да се престориш, че се радваш да ме видиш!
En azından beni gördüğüne sevinmiş gibi yap!Е, поне можахме да убием един от тях.
Neyse, en azından aralarından birini öldürebildik.
