Примери за използване на Berbat на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Berbat bir şans.
Yıldır berbat bir erkek arkadaş oldum,
Tamam, kostüm berbat ama senaryo iyi.
Berbat bir yalancısın, Frost.
bunun senin için berbat olduğunu biliyorum.
Alınma ama… Kocan ve sen berbat görünüyorsunuz.
Çok berbat sesli bir baykuş bu.
Babam berbat yüzdüğümü ve yüzme takımı için boşuna uğraştığımı söyledi.
Tariq, sen sadece berbat bir menajer değilsin. Berbat bir arkadaşsın.
Berbat ebeveynlerim vardı;
O berbat şova tekrar gitmeyeceğini söylemiştin.
Berbat bir avukat bile seçmişti, çıkmamayı garantilemek için.
Ona berbat bir koca olduğunu söyledim, bunu duymak istemiyordu.
Sen ve Stevele aranızda olan gerçekten berbat değil mi?
Kiliseyi, berbat hissettiğimi, meleklerin düşüşünü hepsi bu.
Gerçi berbat bir Noel gibi değil.
Berbat görünüyorsun.
Berbat kokuyor.
Meğerse Logan berbat bir polismiş.
Bu berbat histen kurtulmak için.