BIR BEKLEME - превод на Български

• чакащи
• на чакане
• изчакваш
• чакащите
• за изчакване

Примери за използване на Bir bekleme на Турски и техните преводи на Български

Çok uzun bir bekleme listemiz var, yani maalesef, resmi olmayan dalgınlıklar hakkındaki politikamız oldukça katı.
Имаме много дълъг списък с чакащи, съжалявамполитиката ни относно неразрешени отсъствия е много строга.

devlet tesislerinde bir bekleme listesi var,
има списък със чакащи за щатските клиники,

Bu aslında onu daha da karmaşıklaştırıyor çünkü birileri hakkında bir şeyler öğrendiğimizde, herkesi oraya gönderiyoruz- ki bu da ek bir bekleme süresi katmanı yaratıyor.”.
Това всъщност го прави по-сложно, защото щом научим за някого, ние изпращаме всички там- което създава допълнителен слой времена за изчакване.".

Çok uzun bir bekleme listesi var, ve ben onun gerçekten hazır olduğunu düşünüyorum, anlıyor musun.
Има много дълъг списък с чакащи, а усещам че е готов.

Maalesef hayır. Bir bekleme listemiz var. Ama birkaç gün içinde gerçekleştirebiliriz.
За съжаление, ние имаме в списъка на чакащите, но тя трябва да бъде само за няколко дни.

Herkes bizim birliğe yardım ediyor gibi görünüyor az bir bekleme… hepsi bu kadar az bir bekleme… hepsi bu kadar.
Изглежда, че всеки помага на нашата връзка. чаках те… да така е. чаках те… да така е.

Az bir bekleme… hepsi bu kadar az bir bekleme… hepsi bu kadar.
Чакала съм те… да така е… чакала съм те… да така е.

SETimes: Uzun bir bekleme döneminin ardından eski hükümet yetkililerinin karıştığı yolsuzluklarla ilgili davalar artıyor ve hızlı bir şekilde karara bağlanıyor.
SETimes: След дълъг период на изчакване съдебните дела за корупция срещу бивши правителствени служители се ускориха и започнаха бързо да се разрешават.

oraya girmek için bile 2 haftalık bir bekleme listesi var.
предвид, че се чака по 2 седмици, само за да влезеш вътре.

Bu yüzden biz GM e talepleri kanıtlamak için bir bekleme listesi başlattık
Започнахме да правим списък на чакащите, с цел да докажем на GM,

bu yüzden yaşınız küçük olduğu zaman, doğum günleriniz arasında böylesi sıradışı uzun bir bekleme dönemi varmış gibi görünür.
година е половината от живота му, ето защо когато сме малки ни се струва, че трябва да чакаме дълго, за да дойде рожденият ден.

Senin için bir yüzyıl bekledim.
Чаках те стотици години.

Bir hafta bekledim, ama cevap alamayinca kendim gelmeye karar verdim.
Чаках седмица и като не получих отговор, реших да дойда.

Hayatım boyunca senin gibi bir kadın bekledim.
Чаках жена като теб през целия си живот.

Bir saniye bekle.
Стой секунда.

Bir saniye bekle, Lucy.
Изчакай за секунда, Луси.

Bir dakika bekle Sam.
Задръж за минута, Сам.

Bir saniye bekle Danny.
Почакай секунда, Дани.

Tom, bir saniye bekle.
Том, почакай секунда.

Kapıda bir araba bekliyor.
Зад вратата чака кола.