Примери за използване на Bir fidye на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Polise bir fidye mesajı gelmiş.
Polis kaynaklarına göre bir fidye olayında bir kişi vurularak öldürüldü.
Herhangi bir fidye talebi gelmedi.
Bir fidye notu aldık bile.
Bu bir fidye notu.
Sizin için iyi bir fidye alacağız. Harika!
Ve Leopoldden 150 bin altınlık bir fidye talebi aldım.
O sadece alınan bir fidye notu.
Hükümet bunu tanımayacak ve şirketim de herhangi bir fidye ödemeyecek.
Büyük ihtimalle bu bir fidye olayı.
Milyon dolar… 3.2 milyon… sana garip bir fidye miktarı gibi gelmiyor mu?
Sonra bize bir fidye ayarlayacaksın ve onları sana çok süratli bir gemi vermeleri için ikna edeceksin.
Net olarak 1 milyar dolardan fazla bir fidye istenir…''''… ve sonuçta şirket güvenlik önlemleri için…''… 50 milyon dolarlık bir masraf yapmak zorunda bırakılırlar.''.
Yaygın bir fidye yazılımı olan WannaCrypt, güncel olmayan Windows cihazlarını hedef alıyor.
Kütüphaneye 2,000 Dolar istediğimi belirten bir fidye mektubu yazdım aksi halde gümüşleri öldürecektim.
Kaçıran karısının parmağını kesip bir fidye mektubuyla delil olarak Santannın evine yollamış.
Bu adam üç yıl önce… 7 rakamlı bir fidye alıp… devamını planlayabilecek bir adam değil.
Çünkü evime kızımla bir fidye mektubu daha gönderirsen o kazağı alır, güzeller güzeli bir lavman yaparım sana.
böyle bir olayı üstlenen olmamış ya da bir fidye mesajı gelmemiş.
Eğer aradığın bir fidyeyse, amcam sana bir kuruş bile vermeyecek.