Примери за използване на Bir genç на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir genç, üzgün sahibini köpeğine kavuşturdu.
Kayıp ve yaralı bir genç var.
Burada geleceğinden endişeli bir genç var.
Sen akıllı bir genç hanımsın.
Çok inatçı bir genç adam.
Bir genç duymuştuk dediler, İbrahim deniyordu adına, onlardan bahsediyordu.
yaz aylarında bir genç için ne yapmalı.
Bir genç kız.
Çok güzel bir genç hanımmış!
Ne yakışıklı bir genç adam!
Dediler:'' Onları diline dolayan bir genç duymuştuk.
Bir genç kızın kadifemsi tenini.
Bir genç kadın--.
Şanslı bir genç.
Şef, sizinle görüşmek isteyen bir genç var.
Şüpheli, bir genç.
Öyle bir genç kız için korkunç bir şey.
Bir Genç Kadın Portresi.
Çok garip bir genç adam.