DOLUSU - превод на Български

пълен
dolu
tam
dolusu
tamamen
tüm
full
komple
doldurulmuş
eksiksiz
sürü
цял
bütün
tüm
boyunca
her
her yerinde
dolusu
boyu
çapında
genelinde
tamamını
пълна
dolu
tam
dolusu
tamamen
tüm
full
komple
doldurulmuş
eksiksiz
sürü
цяла
bütün
tüm
boyunca
her
her yerinde
dolusu
boyu
çapında
genelinde
tamamını
пълни
dolu
tam
dolusu
tamamen
tüm
full
komple
doldurulmuş
eksiksiz
sürü
пълно
dolu
tam
dolusu
tamamen
tüm
full
komple
doldurulmuş
eksiksiz
sürü
цяло
bütün
tüm
boyunca
her
her yerinde
dolusu
boyu
çapında
genelinde
tamamını
цялата
bütün
tüm
boyunca
her
her yerinde
dolusu
boyu
çapında
genelinde
tamamını

Примери за използване на Dolusu на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Üç kütüphane dolusu, değerli kitapları da evle birlikte yanmış.
В пламъците изгорели важни книги и ръкописи, заедно с цялата библиотека.
Bir bodrum dolusu arı var ve Ted, Bay Cootesla az kalsın kavga ediyordu.
Имам мазе пълно с пчели, и Тед почти се сби с г-н Куутс.
İki kamyon dolusu iyi malzeme, mutfağın için.
Два фургона пълни с хубава храна, точно срещу кухнята ти.
Yaşındayken bir kase dolusu çilek yiyip kusmuştum.
Когато бях на 10 години, изядох цяла купа ягоди и повърнах.
Salmoneus, Zeyna ölü. Ve bir köy dolusu satılık köle.
Солмоней и Зина мъртви, и цяло село роби за продан.
Ancak etrafta dolaşıp iyilik bekleyen bir liste dolusu yazar var zaten.
Но имам цял списък с писатели Които се мотаят наоколо и искат услуги.
Sana kucak dolusu sevgilerimi gönderiyorum bir tanem.
Изпращам ти цялата си любов. С теб всичко ще е наред.
Bir oda dolusu kedi mi?
Цяла стая с котки?
Bombaya götürmen için sana iki kutu dolusu vereceğim.
Ще ти дам две пълни кутии. Вземи ги в Бомбай.
Bir dosya dolusu takdirname.
Досие пълно с препоръки.
Hayır. Kadın bir şişe dolusu güzelavrat otu özü içti.
Не- въпреки факта, че е изпила цяло шише тинктура от Лудо биле.
Wikileaks, sandýk dolusu diplomatik mesajlaţma ifţa etmiţti.
WikiLeaks бяха пуснали цяла съкровищница с дипломатически телеграми.
Biz bir sokak dolusu kahramanız.
Цялата улица сме герои.
Bu arada, dışarıda en azında iki kamyon dolusu yerden havaya füze var.
И между другото, имате поне два камиона отвън пълни с ракети земя-въздух.
Benim bir karakol dolusu adamım var.
Аз имам РПУ, пълно с хора.
Yok artık, koca bir aile dolusu ölü bebek.
Иха. Цяло семейство мъртви кукли.
Aynı belirtilere sahip olan koca bir dosya dolusu kadın var.
Не е ли?- Имам цяла папка с жени… със същите симптоми.
Ben ki çeyizimde 50 bavul dolusu sari ve mücevher getirmiştim.
А отидох с 50 куфара, пълни със зестра от сари и накити.
Fosterın bir oda dolusu bilgisayarı var.
Фостър има помещение, пълно с компютри.
Geri dönüşüm merkezindeki geri zekalı bir araba dolusu kutuya sadece 8 dolar verdi.
Онзи тъпак от вторични суровини ми даде само осем долара за цялата количка с консерви.
Резултати: 843, Време: 0.059

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български