Примери за използване на Gözle на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Mini, kahrolası müfrezeyi gözle.
Gözle onu.
Biz tespit et, caydır, gözle ve rapor et diye eğitim aldık.
Yada gözle görülenin ötesinde bir şeyler mi var?
Biraz orada kal ve ne yaptıklarını gözle.
Sadece gözle.
Şişteki bir domuza artık kesinlikle farklı gözle bakacağım.
Yönlendirecek ve adil bir gözle değerlendirecek olan sizlersiniz.
Merkezi Gözle.
Sinyali gözle!
Koridoru gözle Stu.
Şimdi neden gözle birlikte buradan gitmene izin vermeyeceğimi anlıyor musun?
İyi gözle, evlat.
Gözle ilgili problem var.
Bu silah tutan korucuda gözle görünenden fazlası var bence.
Aşk gözle değil ruhla görür.( William Shakespare).
Gözle ilgili problem var.
Aşk, gözle değil ruhla görür.( Willian Shakespeare).
Zulu 3, şüpheliyi gözle, mavi çantayı teyit et.
Subdural bölgede gözle görülür bir kanama var.