HOŞNUT - превод на Български

доволен
memnun
mutlu
tatmin
hoşnut
razı
sevindim
mutluyum
щастлив
mutlu
memnun
mutsuz
şanslı
sevindim
харесва
sevmiyor
hoşlandığını
sever
hoşuna gidiyor
beğendi
bayılıyorum
hoşuma gitmiyor
zevk
memnun
seven
се радвам
sevindim
mutluyum
memnunum
iyi
güzel
heyecanlıyım
memnuniyetle
zevk
mutlu oldum
sevinçliyim
угодно
uygun
hoşnut
благоволи
hoşnut
tenezzül
благоволение
rızası
hoşnut
lütfunu
iyilik
доволни
memnun
mutlu
tatmin
hoşnut
razı
sevindim
mutluyum
щастливи
mutlu
memnun
mutsuz
şanslı
sevindim
щастлива
mutlu
memnun
mutsuz
şanslı
sevindim
доволна
memnun
mutlu
tatmin
hoşnut
razı
sevindim
mutluyum

Примери за използване на Hoşnut на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Siz onlardan hoşnut olsanız bile, Allah, yoldan çıkmış kimselerden razı olmaz.
Но дори вие да сте доволни от тях, Аллах не е доволен от хората-нечестивци.
Pek yakında Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın.
И ще ти въздаде твоят Господ, и ще си доволен.
Earl intikamımı almandan pek hoşnut olmayacak.
Ърл няма да е щастлив, когато ме отмъстиш.
Bayan Finkelsteinin benden hoşnut olduğunu pek sanmıyorum.
Не мисля, че новата г-жа Финкълщайн ще е доволна от мен.
Zaten hoşnut değiller.
Те не са щастливи вече.
Biz burada Chastityi hoşnut tutarız, böylece finansman sağlarız.
Тук гледаме Частити да е щастлива, за да поддържаме финансирането си.
ALLAH onlardan, onlar da O ndan hoşnut olmuştur.
Аллах ще е доволен от тях и те ще са доволни от Него.
Tonynin bugün buradaki düzenden tam olarak hoşnut olmadığı hissine kapıldım.
Имам чувството, че Тони не е напълно доволен от днешната конфигурация тук.
Sandranın modelin olmasından hoşnut musun?
Щастлив ли си Сандра да е модел?
Benden hoşnut değil misin?
Ти не харесваш мен?
Amerikalıların, Zetrovun onların kıtasında büyümesinden hoşnut olmadıklarını duydum.
Чух, че американците не са щастливи, че"Зетров" се разраства и при тях.
Aisha burada olmamdan pek hoşnut değil.
Аиша не изглежда много щастлива, че съм тук.
Takhisis bundan hoşnut olmayacak.
Такизис няма да е доволна.
Bundan hiç hoşnut olmayız.
Не сме доволни.
konuştum o da bu durumdan hoşnut.
той също е доволен.
Cemaat hoşnut değil.
Хората не харесват това.
Yaşamından hoşnut değilsen, neden onu değiştirmiyorsun?
Щом не харесваш живота си, защо не го промениш?
İrandan pek hoşnut değiller.
Те не са щастливи в Иран….
Ve sonra aldığım şeyleri çaldın ve o konuda gerçekten hiç hoşnut değilim.
Защото ми отне покупките. И наистина не съм щастлива от това.
Fakat bu müşteriler hiç de hoşnut değiller.
Но тези клиенти не са доволни.
Резултати: 168, Време: 0.072

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български