ISTEKLI - превод на Български

готов
hazır
hazir
razı
hazırlıklı
bitti
istekli
иска
istiyor
ister
желание
arzu
istek
dilek
istemiyorum
niyetim
tutku
dürtü
желаещи
isteyen
istekli
i̇steyen
склонен
hazır
eğilimli
meyilli
istekli
niyetindeyim
razıyım
нетърпелив
sabırsız
hevesli
istekli
için sabırsızlanıyorum
heyecanlı
can atıyor
ентусиазиран
hevesli
coşkulu
heyecanlı
istekli
волята
isteği
iradesi
arzusu
istediğin
vasiyetine
напорист
istekli
готови
hazır
hazir
razı
hazırlıklı
bitti
istekli
готова
hazır
hazir
razı
hazırlıklı
bitti
istekli
желанието
arzu
istek
dilek
istemiyorum
niyetim
tutku
dürtü
склонни
hazır
eğilimli
meyilli
istekli
niyetindeyim
razıyım
склонна
hazır
eğilimli
meyilli
istekli
niyetindeyim
razıyım
нетърпеливи
sabırsız
hevesli
istekli
için sabırsızlanıyorum
heyecanlı
can atıyor
ентусиазирани

Примери за използване на Istekli на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Kısa saç ve istekli tombul kızlar.
Възбуден и нетърпелив сладъл момичета.
Ruggles, Christopherın para için eşini satmaya istekli olduğunu söylüyor.
Рагълс казва, че Кристофър е склонен да продаде жена си за пари или услуга.
Oğlum, oradaki yaratıklar için ölmeye istekli misin?
Синко, готов ли си да умреш за тези същества?
Ama o çok istekli, kararlı çekiciydi.
Той беше напорист, решителен, чаровен
Sesin çok istekli değildi.
Не звучеше много ентусиазиран.
Kariyerine bu pozisyonda devam etmeye istekli.
Иска да продължи да се развива в тази професия.
Ama ben çok istekli değilim.
Но аз нямам особено желание.
Birileri pek istekli bakıyorum.
Някой е нетърпелив бобър.
Ama herkes senin içindeki çocuğu aramaya benim kadar istekli değil.
Но не всеки е склонен да търси детето в теб, както аз.
Ancak, zaman içinde arkadaşın muhtemelen yardımcı olmak istekli olacaktır.
Въпреки това, във времето на вашия приятел най-вероятно ще бъде готов да ви помогне.
John öğrenmeye çok istekli.
Джон има желание да учи.
Seni ülke dışına çıkarmaya istekli.
Иска да те изведе от страната.
McDonald genç sempatik istekli.
McDоnald's- млад, отракан, напорист.
Bu yüzden yatırım yapmaya çok istekli.
Затова е и толкова ентусиазиран да инвестира.- Да инвестира?
Bir daha ki sefere sakın bu kadar istekli olma.
Друг път не бъди толкова нетърпелив.
Personel harikaydı, her zaman yardım etmeye istekli.
Екипът е невероятен и винаги готов да помогне.
Bedelini ödemeye istekli misin?
Готови ли сте да платите цената?
Ve ikimiz de tamamen açık olduğumuza göre,… gerçekleri söylemeye istekli.
И за да сме наясно, иска да каже истината.
Warddan daha atik, daha istekli ve kendinden daha emin.
По бърз, отколкото Уорд. Уорд трябва да има повече желание и увереност.
Tabii ki çok istekli olacak.
Разбира се, че е напорист.
Резултати: 243, Време: 0.066

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български